Koronavirüs salgınında delta varyantların atışı nedeniyle birçok ülke, uluslararası seyahate yönelik yeni kararlar almaya devam ediyor. Turizm sektörünün yakından takip ettiği bu kararlara yönelik, Türkiye turizm sektörünün yakından takip ettiği Almanya'dan yeni bir karar daha çıktı. Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, Almanya Dışişleri Bakanlığı'nın duyurusuna göre, Almanya'nın 17 Ağustos 2021 günü itibari ile 70 ülke ile birlikte Türkiye'yi de 'Yüksek riskli ülke' listesine aldığını açıkladı.

TÜRK VATANDAŞLAR İÇİN DE ÖNEMLİ

Yavuz, Almanya'nın daha önce Türkiye'nin de dahil olduğu riskli ülke statüsünün kaldırılarak yerine 'Yüksek riskli ülke', 'Virüs varyant ülkesi' ve 'Risksiz ülke' olarak üç ayrı sınıflandırma yaptığını kaydetti. Yavuz, yaz tatilinin sonlarına doğru alınan bu kararın nedenleri ve Türk turizmine yansımasına ilişkin de değerlendirmede bulundu. Almanya'nın hâlihazırda Türkiye'ye turist gönderen ülkeler sıralamasında Rusya ve Ukrayna ile birlikte önemli bir yer tuttuğunu belirten Yavuz, "Bu karar Almanya'da yaşayan Türk vatandaşları için de büyük önem taşıyor" dedi.

ALMAN TURİST 1 MİLYONA YAKLAŞTI

Bu yıl şu ana kadar Almanya'dan gelen ziyaretçi sayısının 1 milyona yaklaştığını açıklayan Yavuz, Almanya'nın Türkiye ile arasındaki trafiğe ayrı bir hassasiyet gösterdiğini söyledi. Bugünden itibaren bu kararla zora girebilecek misafirler için tur operatörlerinin kolaylıklar göstererek tatillerin iptaline veya kaydırılmasına yardımcı olduklarını da belirten Yavuz, "Özellikle aşısız olanlar ve okul çağında çocukları olanlar için bunun önemi büyük" diye konuştu.

SONBAHAR DÖNEMİNDE NE OLACAK?

Eylül ve ekim aylarında sonbahar tatilini değerlendirmek isteyen özellikle orta yaş üstü yoğun bir potansiyel olduğuna dikkat çeken Yavuz, şunları söyledi: "Yüksek riskli ülkelerden Almanya'ya giriş yapan aşılı ve hastalığı geçirmiş kişiler bunu belgeledikleri takdirde herhangi bir kısıtlamaya maruz kalmıyor. Bu karar sadece aşısız veya hastalığı geçirmemiş olanların dönüşte 10 günlük karantinaya girmesini şart koşuyor. Kişiler isterlerse 5'inci gün sonunda ilave bir test yaptırarak negatif sonuç ile karantinayı erken bitirebiliyorlar. Karantina konusu hem mali hem sosyal açıdan önemli. Yüksek maliyetli testler bir aile için bir kişinin tatil parasına denk gelebiliyor. Karantinanın caydırıcılığı şu açıdan da kuvvetli, zira sayılı günleri olan insanların tatilinin 10 gününü karantinaya feda etmeleri pek tercih edilmiyor. Bunun dışında karantina esnasında kesinlikle evin dışına çıkılmaması ve eve kimsenin gelememesi, kişinin dünya ile bağının kesilmesi gibi algılanıyor."

3 MİLYON ALMAN TURİST BEKLENTİSİ

Bu günlerde Antalya'ya günde ortalama 15-20 bin Alman misafir geldiği ve 'Alman hükümeti aşılanmayı Antalya kozuyla artırmaya çalışıyor' denilebileceğini belirten Yavuz, şöyle devam etti: "Eylül, ekim ve kasım aylarını turizmciler Almanların sezonu olarak nitelerler. Bugünden sonra yıl sonuna kadar Antalya'ya 1 milyon ilave turist geleceğini tahmin ediyorum. Bu yıl Almanya'dan yurt dışındaki vatandaşlarımız ile birlikte 2 milyonu Antalya'ya olmak üzere toplamda 3 milyon misafirin ülkemize geleceğini öngörüyorum. Bu yüzden bugüne kadar aldığımız tedbirlerin hassasiyetle sürdürülmesi çok önemli. Türkiye açısından da Almanya'nın kararı önemli bir farklılık yaratacak, zira artık neredeyse sadece aşılanmış Alman turist Türkiye'ye gelecek. Bu Almanya'daki Türk vatandaşları için de geçerli. Aşısız ve test ile gelecek olanlar oldukça azalacak. Uçaktaki, oteldeki aşılanmış sayı artınca, turist kendini güvende daha güvende hissedecek."