Antalya'nın Fethi'nin 818. Yıl dönümü nedeniyle Antalya
Atatürk Kültür Merkezi'nde çeşitli etkinliklerle kutlandı. Program kapsamından
Antalya Valisi Hulusi Şahin ve protokol Fetih Sergisinin açılışını yaptı.
Ardından Aspendos Salonunda gerçekleştirilen etkinlere geçildi. Saygı Duruşu ve
istiklal Marşı ardından Fetih Suresi okunmasıyla program başladı.
Antalya'nın Fethi'ni Anlatan Video Gösterimi, Protokol
Konuşmaları, Türk Toplulukları Halk Oyunları Gösterisi, T.C. Milli Savunma
Bakanlığı Mehteran Birlik Komutanlığı Gösterileri yapıldı. Programa Antalya Valisi Hulusi Şahin, İl Jandarma
Komutanı Tuğgeneral Tarık Hekimoğlu, İl Emniyet Müdürü İlker Arslan ve Sahil
Güvenlik Grup Komutanı Yarbay Tolga Coşkun, Akdeniz Üniversitesi Prof. Dr.
Rektörü Özlenen Özkan ve birçok protokol üyesi, çok sayıda vatandaş katıldı.
ANTALYA'YA TÜRK İSLAM
MÜHRÜ VURULDU
Program öncesinde Vali Şahin, Rektör Özkan ve
beraberlerindekiler, Antalya Olgunlaşma Enstitüsü'nün günün anlam ve önemi
hazırladığı sergiyi gezdi. Türk Cumhuriyetlerinin kendi kültürlerini de
tanıttıkları stantları da gezen Şahin Türk Cumhuriyetlerindeki ikramlardan
tattı. Serginin ardından Fetih programına geçen Şahin burada açılış
konuşmasının gerçekleştirdi. Şahin Konuşmasında "818 yıl önce Antalya
fethedildi ve bir daha geri dönmemek üzere Türk ve Müslüman yurdu olarak
tescillendi. Birinci Gıyasettin Keyhüsrev Antalya'ya Türk İslam mührünü vurdu.
Birinci Alaaddin Keykubat'tan Alanya'ya bu mührü vurmuştu. Bu büyük insanları
rahmetle, minnetle, şükranla anıyoruz. Onların ruhu şah olsun" dedi.
"BİZ GİTTİĞİMİZ
HER YERE BARIŞI GETİRDİK"
Türklerin hiçbir zaman sömürme, istifade etmek üzere bir
anlayışı olmadığına vurgu yapan Şahin, "Her zaman ilahi kerimatullah
nizamı alem ülküsüyle hareket ettik. Bu ne demek? Bu dünya düzenini kurmak,
dünyaya adaleti sağlamak, Allah'ın kelamını yaymak anlamına geliyor. Bu bir
retorik mi? Bakalım gerçekten öyle mi? Biz Balkanları Balkanlarda beş yüz yıl
kaldık. Balkanları yaklaşık yüz yıl önce kaybettik. Balkanlara şimdi bakın
bakın. Yaklaşık bin dokuz yüz on sekiz yak yine yaklaşık yüz yıl önce kadar
Irak, Suriye ve Filistin coğrafyasını kaybettik. Bakın oraların haline. Bizim
çıktığımız yerde kan, gözyaşlı ve fakirlik var. Biz gittiğimiz yere sükunet,
adalet, ve barış getirdik. Hedefimiz buydu. Bunun için mücadele etti bu büyük
insanlar" diye konuştu.
818 YILDIR VE BARIŞ
VE GÜVEN İÇİNDE
818 yıllık bir huzur, güven ve barış ortamını yaşandığına
vurgu yapan Şahin "Bu tabii kolay olmadı. Doğudan Moğol istilaları,
batıdan Haçlı seferleri en son yüz yıl kadar önce itilaf devletlerinin Harp
sonrası sevdi dayatmak üzere Yunan işgaliyle karşılaştık. İşte son büyük
kahramanımız Atatürk istiklal harbini yaparak Anadolu'nun artık bir daha
Türklüğün sökülmeyecek şekilde mühürlendiğini bütün dünyaya ilan etti. Ve yarın
da onun Antalya'ya gelişinin 95. yıl dönümünü kutlayacağız. Atatürk 1937'de bir
mesaj verdi Antalya'dan. Bütün coğrafya Anadolu coğrafyası bizim vatanımızdır ve
bu vatanın bir tek çakıl tanesini bile kimseye vermez. Biz barış isteriz, barış
içinde yaşamak isteriz ama savaşmak gerekirse onu da herkesten daha iyi
biliriz. Işte bu mesajı 95 yıl önce Antalya'dan verdi. Ve bu sayede on üç
milyona kadar inmiş üç kıtaya hükmeder iken Anadolu'da sıkışmış Türk milleti
bugün seksen beş milyonu geçen nüfusun ile dünyada yine sözü dinlenen bir
noktaya gelmiştir. Bununla da ne kadar gurur duysak azdır" diyerek
kutlamalara katılan ve katkı koyan herkese teşekkür etti.
TARİH GELECEĞE YÖN
VEREN PUSULADIR
Özlenen Özkan ise konuşmasında, "Antalya, binlerce
yıllık tarihi boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış; bilim, sanat,
kültür ve ticaretin kesişme noktası olmuş köklü bir şehirdir. Bu fetih,
yalnızca bir askeri zafer değil, aynı zamanda coğrafyamızda bilim, kültür ve
ticaretin yükselişine zemin hazırlayan büyük bir dönüşümün başlangıcıdır.
Anadolu’nun Türkleşme sürecinin önemli adımlarından biri olan bu fetih,
Selçuklu Devleti’nin sınırlarını genişletmenin ötesinde, Anadolu’yu bir ilim ve
medeniyet merkezi haline getirme vizyonunun bir parçası olmuştur. Bu tarihi
günü anarken, bizlere düşen en önemli görev, geçmişimizi hatırlarken, bu
mirastan aldığımız güçle geleceğimizi dizayn etmektir. Tarih sanıldığı gibi
sadece geçmişin değil, geleceğin de bilimidir. Çünkü tarih, geleceğe yön veren
bir pusuladır. Bugün burada, geçmişin ışığında yarını şekillendirme
sorumluluğumuzun bilinciyle bulunuyoruz" diye konuştu.
"GÜÇLÜ TÜRKİYE
İNŞA ETMELİYİZ"
Geçmişin birikiminden ve gücünden ilham alarak, bilimde,
teknolojide, kültürde ve insanlığın faydasına olacak her alanda daha büyük
adımlar atılması gerektiğini vurgulayan Özkan "Birlikte, daha güçlü bir
Antalya, daha güçlü bir Türkiye inşa etmeliyiz. Tarihi zaferlerimizi kutlarken,
tüm bu başarıların bir başlangıç olduğunu, daha yapılacak çok işimiz olduğunu
unutmayalım. Hepinize saygılarımı sunuyor, Ramazan ayı içerisinde bulunduğumuz
Kutlu Fethin bu anlamlı gününde, başta ecdadımıza, şehitlerimize rahmet
diliyor, bir Antalyalı olarak Antalya’mızın Fethi’nin 818. yılını coşku ve
gurur içerisinde kutluyorum" dedi.