AESOB Başkanı Adlıhan Dere, 650 km sahil bandına sahip olan Antalya'nın turizme hizmet veren 700 bine yakın yatağı olduğunu belirterek, sadece turizmle değil fuar ve kongre etkinliklerinde de tercih edilen bir kent olduğunu anlattı. Temmuz ayında yeni normalleşmeyle birlikte kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra birçok sivil toplum örgütünün Antalya'yı tercih ettiğini belirten Adlıhan Dere, fuar ve kongre için gelen kişilerin kentin dokusunu görmek ve hediyelik eşya almak için kent merkezine inip esnafta hareketlilik oluşturduğunu aktardı. Yerli tatilcinin yanı sıra son dönemde İran, Suriye, Irak gibi alışveriş kültürü olan ülkelerden gelen turistlerin esnaftan alışveriş yaptığına dikkat çeken Adlıhan Dere, esnafı karalamaya çalışan bazı acente şirketlerine tepki göstererek, 'Alışverişleri esnaftan yapın' çağrısında bulundu.

ANTALYA, TOPLANTILARA VE FUARLARA EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR

Antalya'da yapılması tercih edilen fuarların esnaf için önemli olduğunu söyleyen Adlıhan Dere, “Avrupa'nın bütün spor kulüpleri, kamu kurum ve kuruluşları özellikle sendika ve odalar birçok sivil toplum örgütlerinin Antalya'yı tercih edip, eğitim toplantısı yaptığını görüyoruz. Avrupa'nın en büyük tarım fuarı gibi birçok fuara ev sahipliği yapıyor. Bu fuara gelen herkes bizim otellerimizde kalıyor. Bizim restoranlarımızda yeme-içme sağlıyor. Antalya'ya geldikten sonra Antalya sokaklarına, çarşılara giderek eş ve çocuklarına hediyeler alıyorlar. Bu yönüyle fuarların çok büyük bir katkısı var" dedi.

Adlıhan Dere, “Antalya ilk turizme açıldığında genellikle Alman ağırlıklı yabancı misafirlerimiz geliyordu. Daha sonra İskandinav ülkeleri yine Avrupa ülkeleri derken son dönemde özellikle Kemer ve Lara bölgesinden Manavgat'a doğru gittiğimizde Rus ağırlıklı misafirlerimiz geliyor. Son zamanlarda turistlerin çeşitliliği daha da çoğaldı. Yine komşu ülkelerimizden, Arap ülkelerinden de birçok turist Antalya'yı ziyaret ediyor. Bu da çeşitlilik açışından çok farklı, çünkü hepsinin farklı dünyası, farklı alışveriş kültürü var. Özellikle İran, Suriye, Irak, Fas gibi Arap ülkelerinde çarşı kültürü olduğu için onlar daha çok çarşıya alışverişe geliyor" diye konuştu.

'ÇARŞILAR GÜVENLİ'

Adlıhan Dere, “Buraya gelen diğer turistlerin kafasını karıştırmadıkları müddetçe onlar da çarşıya gelmek istiyor ama bazı acenteler alışveriş için shopping centerlara yönlendiriyor. Çarşıda güvenlik zaafı olduğu, malların sahte olduğuyla ilgili turistlere info verdiklerini duyuyoruz. Ama ben çarşıların güvenli olduğunu, özellikle çarşıdaki esnafın mallarının onların söyledikleri gibi olmadığını biliyorum. Bizim arkasında durabileceğimiz kuyumcularımız, hediyelik eşyacılarımız var. Otellerin içerisinde de aynı ürünler satılıyor. Otellerin içi açık AVM. Gittikleri shopping centerlarda sadece birkaç kalem ürün alabiliyor. Bizim hem kültürümüzü hem geleneklerimizi hem de gelmiş oldukları şehrin tarihi dokusunu görmeleri yönünden onların çarşıya gelip, hem alışverişlerini yapmaları, hem lezzetlerimizi tatmalarını ve kültürümüzü öğrenmeleri için herkesi çarşıya, esnaftan alışverişe davet ediyorum" dedi.

İHA