BİNBİR DERDE DEVA ‘KONYA KÜFLÜ PEYNİRİ’
Osmanlı döneminde savaşan askerlere zindelik için yedirilen ve kılıç yaralarını tedavi için kullanılan Konya küflü peynirinin faydaları saymakla bitmiyor.
Osmanlı döneminde savaşan askerlere zindelik için yedirilen ve kılıç yaralarını tedavi için kullanılan Konya küflü peynirinin faydaları saymakla bitmiyor.
Bursa'da tarihî Tuz Pazarı’ndaki dükkânında 30 yıldır peynir satan Osman Duydu, küflü peynirin penisilin gibi güçlü bir antibiyotik olduğunu söyledi. Bu peynirin aynı zamanda bağışıklık sistemini de kuvvetlendirdiğini belirten Osman Duydu, "Bu peynir Konya Ereğli’de üretilen yöresel bir peynir. Tulum şeklinde gelir. Adı ‘Konya küflü peyniri’ olarak geçer. Bu peyniri parçalarlar ve özel odalarda küflendirirler. Kış dönemlerinde hastalıklara çok faydalıdır. Antibiyotik ve penisilin yerine geçer. Eskiden Osmanlı zamanında savaşlardan evvel askerlere bu küflü peyniri yedirirlermiş ki askerler hastalanmasınlar, daha zinde ve kuvvetli olsunlar diye. Bu peynir, sadece süt ve mayadan oluşan, yağsız, katkısız, yaylacı malı doğal bir peynirdir. Üretirken önce tulumlara basıyorlar. Sonra tulumlardan çıkartıp ve kesip özel odalarda küflendiriyorlar. Daha sonra ürün yeşilleniyor ve bize geliyor. Bu peynir bize Konya Ereğli’den geliyor. Vatandaşlara kilosunu 38 liradan satıyoruz’’ dedi.
KANUNÎ ORDUSUNA YEDİRİYORDU
Abdülhamid Han'ın 4. kuşaktan torunu Nurhan Osmanoğlu'nun verdiği bilgiye göre, Kanunî Sultan Süleyman, kış aylarında sefere çıkan askerlerine hastalanmasınlar diye küflü peynir yediriyordu. Ayrıca antibiyotik bulunmadan önce askerlerin yaralarına küflü peynir sürüldüğü tarihî kayıtlarda geçiyor. İçerisinde bulunan antioksidanlar sayesinde vücut için güçlü bir antibiyotik olan küflü peynir, düzenli tüketildiğinde vücudu hastalıklara karşı daha dirençli hâle getiriyor. Bütün süt ürünlerinde olduğu gibi kalsiyum açısından zengin olan küflü peynirler, kemik ve eklemlere büyük fayda sağlıyor. Küflü peynir düzenli olarak yenildiğinde ağızda oluşan yaraları da iyileştiriyor. Romatizma ve kemik erimesi gibi rahatsızlıkların önüne geçiyor.
Peynir küfü, tıpkı penisilin etkisi gösteriyor. Bilindiği gibi, İskoçyalı bilim adamı Alexander Fleming, 1700'lü yıllarda küflenen kapları yıkarken birinde küfün çevresinde bakteri büyümediğini görmüş, bu maddeyi küften ayırarak ona “penisilin” adını vermişti.
İHA
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun Gıda ve Yemler İçin Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) portalında, 2022 yılında Türkiye kaynaklı tarım zehri bildirimi sayısının, 311’i pestisit olmak üzere 518 olduğu kaydedildi. Bildirim yapılan ürünlerdeki pestisitler arasında, Türkiye’de kullanımı yasaklanmış iki etken madde olduğu da kaydedildi.
Yıllık ortalama 4 milyon dolarlık karpuz ihracatının yapıldığı Antalya’da, daha erken dönemde ürün elde etmek amacıyla seralarda karpuz ekimi yaygınlaşıyor.
Antalya’nın Elmalı ilçesinde örtü altı sera domates dikimi başladı.
Antalya’nın Alanya ilçesinde, bu yıl yaklaşık 3 bin ton rekolte beklenilen yenidünya meyvesinin hasadına havaların sıcak gitmesi dolayısıyla erken başlandı.
Hatay’ın Defne ilçesinde depremzede üretici, hasat zamanı gelmiş tarladaki ürünleri için çağrı yaptı. Depremden sonra bölgeye alıcı gelmediğini belirten çiftçi Süleyman Bilgin, “Ürünlerimizin çürümesini, tarlada kalmasını istemiyoruz” dedi.
Antalya'nın Akseki ilçesinde, sedir ve ladin gibi ağaçların dibinden toplanan kuzugöbeği mantarının kilogramı 300 ila 400 liradan satılıyor.
Önümüzdeki günlerde yaşanması beklenen zirai don riskine karşı tarım üreticilerinin tedbirli olması önerildi. Tarımsal don karşısında çiçek açan meyveler büyük risk taşıyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz