Antalya’da birkaç gündür gazeteci arkadaşlarım pür telaş..

Neymiş?

Büyükşehir Belediyesi’nde Başkan Vekili Mehmet Hacıarifoğlu, Genel Sekreter Cansel Çevikol’un görevlerini kısmış..

Ardından da, hasta yatağından Başkan Böcek’in azli ve yeni vekil tayinleri olmuş..

Hemen hemen bütün gazete ve gazeteciler işin önünü-arkasını-altını-üstünü nasıl deşeceklerini şaşırdı, sidik yarışı yaptı..

Hatta bazıları konuyu neredeyse “pehlivan tefrikası” haline bile getirdi..

CHP’deki çok “olağan” bir entrika, “olağanüstü” bir olaymış gibi halka yansıtılmaya çalışıldı..

Vay ki vay, “deprem”e bakın..

…

Benim bu konudaki görüşlerimi soranlara önce şunu söyleyeyim;

Büyükşehir’deki bu olan-bitenler zerre umurumda değil..

Ben Antalya’ya hizmet yapıp-yapmadıklarına bakarım..

Ama, yine de birkaç kelam edeceğim..

…

Konu Antalya’da değil de, bir başka kentte olsaydı ve biri bu olanları anlatıp, “Ali bey sizce bunları yapanlar hangi partiden” diye sorsaydı, hiç düşünmeden “kesinlikle CHP” derdim..

Çünkü..

Hizip, entrika, çekemezlik CHP’nin tipik özellikleridir..

Dönüp taa Cumhuriyet’in kuruluşuna kadar gidin..

Atatürk, bu ülkeyi kurma uğruna çırpınırken..

İnönü, Atatürk’ün yaptığı her şeyi engelleyebilmek için türlü türlü entrika çevirdi..

Atatürk’ün cenaze törenine bile katılmadığı gibi, vefatının hemen ertesi günü kendini Cumhurbaşkanı seçtirip TL’den Atatürk’ün fotoğrafını kaldırdı, kendi fotoğrafını koydurdu..

Geçmişi bu tür çekemezliklerle dolu olduğu için, “CHP hizip partisidir” sözü üzerlerine yapıştı..

…

Geçmişte öyle de bugün farklı mı?

“Elma ağacından ırak düşecek” değil ya..

İyi düşünün..

CHP’li belediyelerde “hizmetin” ön plana alındığını göreniniz var mı?

Fen İşleri ile Park ve Bahçeler’in yaptığı çalışmalarla yetiniyor, “süslü sözler”le bunu vatandaşa satarak prim toplamaya çalışıyorlar..

Hizmeti düşünmüyor, hizmet yapanı da engellemek için her yola başvuruyorlar..

Bununla da yetinmiyor, başkalarının yaptığı hizmeti “kendi hizmetleri” gibi göstermeye bayılıyorlar..

Örneğin, ASMEK’leri “ATASEM” yaptıkları gibi..

Ey gazeteci arkadaşlarım ve Antalya halk..

Şöyle bir bakın çevrenize..

Menderes Türel’in projesini yapıp, parasını ayarlayıp başlattığı ve çoğunu bitirdiği 3. Etap Raylı Sistem’den başka bir çalışma görüyor musunuz Antalya’da?

…

Özetle..

Hacıarifoğlu, Cansel Çevikol’un yetkilerini budasa ne olur budamasa ne olur..

Hacıarifoğlu görevinden azledilip yerine Çevikol’un istediği bir Meclis üyesi Başkanvekili olsa ne olur olmasa ne olur..

CHP’lilerin yönettiği Büyükşehir’de “ayaklar baş, başlar ayak” olsa ne olur olmasa ne olur..

Allah sağlık ve afiyet versin, Başkan Muhittin Böcek gelip makamına otursa ne olur oturmasa ne olur..

Olan sadece hizmet alamayan Antalya’ya oluyor..

1-2 yıl içinde..

Antalya’da kilitlenmeler başladığında, asıl “deprem” Büyükşehir’de mi yoksa Antalya’da mı oluyor, o zaman anlarsınız..

Gazeteci arkadaşlarıma tavsiyem şu;

Kimin kimi yediğini boş verin..

Antalya’ya hizmet yapılıyor mu yapılmıyor mu, ona bakın siz..

Ötesi fasa fiso..

 …………………………

GONG

Erdoğan diyor ki:

“Salgın sonrası yeniden şekillenecek küresel, siyasi ve ekonomik düzende ülkemizi hak ettiği yere çıkartacak adımları atıyoruz.. Ekonomi, hukuk ve demokraside yepyeni bir seferberlik başlatıyoruz..”

…

Peki muhalefet ülke için ne yapıyor?

“Nerede bir pislik bulur da iktidarın üzerine atarız” diye cımbızla kuyu kazıyor..

…………………….

NASIL, GÜZEL OLUYOR MU?

Bir belediye başkanını sevmeyebilirsiniz..

Eksiğini yanlışını görüp eleştirebilirsiniz..

Ama, “kötülemek, itibarsızlaştırmaya çalışmak, gözden düşürmeye çabalamak” olacak şey değil..

Hele hele hizmetin kralını yaparken, “hizmet yaptırmamak, engel olmak, durdurmak” için özel gruplar kurmak ve eylemler yapmak hiç olacak şey değil..

…

Bütün uyarılarımıza rağmen, seçimden önce işte bunları yaptı CHP..

Şimdi birçok kentte-ilçede CHP’lilerle başbaşasınız..

Nasıl, güzel oluyor mu?

…………………….

TRAFİK

Hızını azalt, ömrünü uzat..