Finike, Demre ve Kumluca’daki çiftçilerin yaşadığı sorunlar, bu hafta Lider TV’de yayınlanan Antalya konuşuyor programında konuşuldu. Programa Finike Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçobanoğlu, Kumluca Ziraat Odası Başkanı Hidayet Gökçe, Demre Ziraat Odası Başkanı İbrahim Oğuz ve Üretici Çiftçi Keziban Soral katıldı.

“KALİTELİ ÜRÜN ÜRETEMEM”

Narenciyede yaşanan sıkıntıları dile getiren Finike Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçobanoğlu, “Finike’de portakal 33 bin dekar, nar 10 bin dekar, üzüm 745 dekar, greyfurt 150 dekar, limon bin 245 dekar gibi yüzde 30’umuz örtü altı, yüzde 70’imiz ise narenciyeden oluşuyor. Limonun bu yıl alıcısı yok. Satılamadı hepsi dalında kaldı. Portakal şu an 2 lira ile 2.50 lira arasında. 2 TL’ye domates satılır mı? Domatesin 3 TL maliyeti var. Artan maliyetlerle bizim bu ürünleri üretme şansımız yok. 2021 Mart ayında şeker gübre 90 TL, bugün 460 TL. Mart ayında 15 15 Kompoze Gübre 140 TL, bugün 470 TL. Ben bu gübreleri kullanmazsam kaliteli ürün üretemem, ihracata da gönderemem” dedi.

SEBZENİN AMBARI KUMLUCA

Örtü altı tarımda çiftçinin yaşadığı sıkıntıları anlatan Kumluca Ziraat Odası Başkanı Hidayet Gökçe, “Tamamen tarımla uğraşan bir ilçeyiz. 60 bin dönüm kapalı alan, bunun 30 bin dönümü domates, geri kalan alanda ise ortalama 30 çeşit ürün var. Yani sebzenin tamamı Kumluca’mızda üretiliyor. Sebzenin Ambarı diyebiliriz. Biz günde 17 saat ayakta duruyoruz. Çünkü ürünün kılına zarar gelmesin diye. 2017 yılında domates fiyatı 2.50 TL ile 4 TL arasında, bugün baktığımızda domates yine 2.50 TL. MKG Gübre bundan 6 ay önce 400 TL, şu an 900 TL. 6 ayda neredeyse 10 kat artış var. 3 yıllık plastik bugün 60 TL, demir 13.50 TL,  tel çivinin kilosu 25 TL bu şartlar altında bizim tarım yapma şansımız yok” diye ifade etti.

“ÇİFTÇİMİZ YOK OLMAK ÜZERE”

Demre’deki çiftçiler hakkında konuşan Demre Ziraat Odası Başkanı İbrahim Oğuz, “Üretici, çiftçiyi bitirmek hiçbir ülkeye kar getirmez. Üretici biterse, ülke biter. Demre’de yüzde 90 geçim kaynağı tarım. Çiftçilerimizin, 10 gün önce yaşanan fırtınada, Ağustos’tan bu yana seralarda verdikleri emekleri boşa gitti. Artık çiftçimize sahip çıkma zamanı, çiftçimiz yok olmak üzere. Damlama gübreleri 150-200 TL iken, şu anda 700-800 TL. Bitki korumanın tamamı yüzde 200 zam yedi. Bir kilo naylon plastik 60 TL iken, ben bu domatesi kaç paraya satmam lazım? En son gelen zamlardan sonra Tarım BAĞ-KUR primi bin 600 küsur lira oldu. Demre’deki çiftçilerin yüzde 70’i bunu yatıramıyor. Sağlık güvenceleri yok şu anda” diye konuştu.

“PARA KAZANMAK İSTİYORUM”

Üretici Çiftçi Keziban Soral ise, “Ben çiftçilikten para kazanmak istiyorum. Ben de evlatlarıma yatırım yapmak istiyorum. Mazot pahalandı, bir tarlayı 400 TL’ye sürdürüyorum. Buna samra atacağım, naylon bastıracağım ondan sonra kaldırıp fidan dikeceğim. Fidanı diktikten sonra tarlanın kirası var, fidan parası var, ilaç parası var, işçi parası var, elektrik- su parası var. Devlet, bunların yarısını ödesin, yanımızda olsun. Biz Türkiye’yi besliyoruz. Neden tarım sulamaya destek yok? Biz ürünün parasını kaç kişi paylaşıyoruz? Ziraatçiye ödeyeceğim, halciye ödeyeceğim, çalışan insana ödeyeceğim, bana kuruş kalıyor. Çiftçi çaresiz, zor durumdayız” dedi.