Fikir özgürlüğünün olması gerektiğini savunduğumuz ülkemizde; tepki verilemeyen, eleştirilemeyen, eksikleri dile getirilemeyen tek kurum Türkiye Futbol Federasyonu olsa gerek.
Türk futbolunu yönetenler; haklı da olsalar, haksız da olsalar onların ortaya koyduğu uygulamalar karşısında en ufak eleştiriye bile tahammül gösteremiyor ve ipler öylesine ellerinde ki canlarının istediği gibi ceza kesebiliyorlar.
Günümüz Türkiye'sinde ne yazık ki özellikle sosyal medya aracılığıyla gönül verilen kulüplerin lehine hakemler ve yönetenler etki altına alınmaya çalışılıyor. Bu bir gerçek. Burada Türkiye Futbol Federasyonu'nun gereksiz bir baskı yaşadığı konusunda pek çoğumuz da hemfikirizdir. Haksız şekilde eleştirildikleri de oluyor.
Ancak!
29 Kasım Pazar günü oynanan Büyükşehir Belediye Erzurumspor - Antalyaspor mücadelesinde yapılan pek çok hatayı kenara bırakarak, sadece ev sahibi ekibin kaydettiği 2. golde yaşananlar karşısında futbol kamuoyu, hakem Ali Şansalan ve VAR hakemi Özgüç Türkalp'in hata yaptığı görüşünce birleşirken, nasıl oluyor da kuralları hatırlatan Antalyaspor, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor?
Hem de açıklama neredeyse Kırmızı-Beyazlıların internet sitesine düşer düşmez sevk gerçekleşiyor. Türkiye Futbol Federasyonu'nda görev alan kişilerin yüzde 90'ının Antalyaspor'un haklı olduğunu düşündüğüne de eminim ki 11. haftada Ali Şansalan'a görev verilmedi, ancak ellerindeki büyük gücü kullanarak sevk etme hakkını kendilerinde görüyorlar.
PFDK'ye sevk edilen Antalyaspor da boş durmadı. Bahsi geçen gol pozisyonuyla ilgili olarak 3 konuda itirazını gerçekleştirdi. Naldo'ya çıkan kartın hatalı olduğu, ofsayt kuralının yanlış uygulandığı ve VAR protokolünün yerine getirilmediği yönünde itirazlar yapıldı.
Antalyaspor lehine kararın çıkmayacağını biliyoruz ama diyelim ki mutlu haber geldi. Peki kaçan 2 puan ne olacak? Onu geri verebilecekler mi ya da Ersun Yanal'ın dediği gibi hata yapanlar işlerinden olacak mı?
Olmayacak...
