Sadece eğlence amaçlı olarak oynanmaya başlayan futbol, günümüze geldiğimizde artık çok büyük bir kitleyi peşinden sürükleyen adeta bir endüstri haline geldi. Öyle ki kulüpler için sahada alınan başarılı sonuçlar bile yeterli olmaz, bunu hem tanıtıma hem de paraya çevirmek önceliklidir.
Bu konuda da Antalya ile Antalyaspor'un misyonu ortak hareket etmek olacaktır ki mevcut Kulüp Başkanı Ali Şafak Öztürk'ün göreve geldiği ilk dönemden itibaren yapmaya çalıştığı tam olarak bu oldu. İster vizyonu deyin, isterseniz turizmci olmasının avantajıyla sansasyonel transferlerini sadece futbol başarısı düşüncesiyle yapmadı.
İlk dönemde getirilen Nasri, Menez, Djourou, Maicon hamlelerinin temelinde de bu yatıyordu. O dönemde olmadı ama geçen sezon yapılan Podolski hamlesi, hem futbol hem de turizm açısından beklenildiği etkiyi yarattığını görebiliyoruz.
Bu sezon futbol açısından bir kesim tarafından beklentilerin düşürüldüğü Alman futbolcu, ilk haftalar forma giyememesine karşın takımın en golcü ismi olmayı başarırken, turizm açısından da kollarını sıvaması, bir bütün olarak bakıldığında ne kadar doğru bir transfer hamlesi olduğunu gösteriyor.
Geçen sezon pandemi sebebiyle hayata geçirelemeyen tanıtım çalışmalarının ilk adımı Patara'da atıldı. Bölgeye giden Podolski'nin tanıtım filmleri yakın zamanda tüm dünyaya dağılacak ve milyonlarca kişi tarafından izlenecek.
Antalya'nın bu tanıtımı sayesinde turizme yapılacak katkının yanı sıra yeni Podolski'lerin gelmesine de vesile olacak.
Bir futbolcu transfer ederken, ilk düşünce tabiki saha içerisindeki performans olacaktır, ancak ülkeye katma değer sağlaması da artık çok önemli. Bu yüzdendir ki Futbol asla sadece futbol değildir. Podolski de bunun en güzel örneği oluyor.
