Kluge, basına yaptığı durum değerlendirmesinde hükümetlere ve sivil toplum kuruluşlarına çağrı yaparak giderek artan ‘vakalarının kontrol altına alınması için acil ve koordineli çabaların’ artmasını istedi. DSÖ'nün, kadınlarda ve çocuklarda da az sayıda olmasına rağmen maymun çiçeğinin görülmeye başlaması üzerine salgınının kıtadaki durumunu “Yüksek risk” olarak değerlendirdiği ifade edildi. Dr Kluge, tüm dünyadaki vakaların yüzde 90’ının Avrupa'da olduğunu ve kıta genelinde vakaların 4500’ü aştığının altını çizdi.

VAKA PROFİLİ

Vakalardan elde edilen istatistik bilgileri açıklayan Kluge “Şimdiye kadar bildirilen vakaların çoğu 21 ila 40 yaş arasındaki kişiler arasındaydı, yüzde 99'u erkekti ve hakkında bilgi sahibi olduğumuz kişilerin çoğunluğu erkeklerle cinsel birliktelik yaşayan erkeklerdi. Bununla birlikte, hane halkı üyeleri, heteroseksüel temaslar ve cinsel olmayan temasların yanı sıra çocuklar arasında da az sayıda vaka bildirilmiştir” ifadelerini kullandı.

BELİRTİLER

DSÖ Avrupa Direktörü Kluge şu ana kadar ‘şans eseri’ maymun çiçeğinden ölen kimsenin olmadığı belirterek vakaların büyük çoğunluğunun cilt döküntüsü şikâyeti, yaklaşık dörtte üçü ateş, yorgunluk, kas ağrısı, kusma, ishal, titreme, boğaz ağrısı veya baş ağrısı gibi belirtiler gösterdiğini ifade etti. Kluge “Açık konuşayım. Özellikle Avrupa Bölgesi'nde her saat, gün ve hafta yayılımını daha önce etkilenmemiş alanlara genişleten, hızlı hareket eden salgın ile rehavete yer yok” dedi.

DAMGALAMA SALGINLARI KÖRÜKLER

Direktör Dr. Kluge belli bir yaşam tarzını benimsemiş kişilerin damgalanmasının içerdiği riski vurgulayarak “Zorluk, birkaç ülkede erkeklerle cinsel birliktelik yaşayan erkeklerin damgalanmasıdır. Birçoğu, olası sonuçlardan korkarak sağlık yetkililerine gitmemeyi seçebilir. HIV ile mücadele konusundaki derslerimizden damgalanmanın salgınları ve epidemileri nasıl daha da körüklediğini biliyoruz, ancak damgalanma korkumuzun harekete geçmemizi engellemesine izin vermek de aynı derecede zarar verici olabilir” ifadelerini kullandı.

MAYMUN ÇİÇEĞİ AŞISI

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), maymun çiçeği aşısıyla ilgili yaptığı açıklamada “Çiçek hastalığı ve maymun çiçeği aşılarının maymun çiçeğine maruz kalmadan önce yapıldığında insanları maymun hastalığına karşı korumada etkilidir. Uzmanlar ayrıca maymun çiçeğine maruz kaldıktan sonra aşılamanın hastalığı önlemeye veya daha az şiddetli hale getirmeye yardımcı olabileceğine inanıyor” ifadelerine yer verdi.  

CDC, maymun çiçeği virüsü çiçek hastalığına neden olan virüsle yakından ilişkili olduğundan, çiçek hastalığı aşısı insanları maymun hastalığına yakalanmaktan koruduğunu vurgulayarak “Afrika'dan gelen geçmiş veriler, çiçek hastalığı aşısının maymun hastalığını önlemede en az yüzde 85 etkili olduğunu göstermektedir” denildi.

ÇİÇEK VİRÜSÜ

Çiçek hastalığı ciddi, bulaşıcı ve bazen ölümcül olan bir bulaşıcı hastalık kategorisinde yer alır. Çiçek hastalığı için özel bir tedavi bulunmuyor ve tek korunma çiçek aşısıdır. Somali'de 1977 yılında dünyada doğal olarak meydana gelen son vakayı bildirildi ve daha sonra ülkeler kademeli olarak yıllar içinde çiçek aşısını uygulamadan kaldırdı.

DHA