Kültür-Sanat > "Bi Umut" filmi, Gülsüm annenin hikayesini gerçekçi bir dille anlatıyor

Filmin yönetmenliğini üstlenen Gökhan Arı, hikayenin sinemaya aktarılması fikrinin yıllar öncesine dayandığını belirterek, "Temmuz ayından itibaren projeye hazırlanmaya başladım ve o süreçte senaryonun revizeleri filan yapıldı. Çekimden önce ekiple beraber yaklaşık 4 ay ön hazırlığımız oldu. Ardından Antalya'ya geldik. Nisanın 15'i itibarıyla 'Kayıt.' dedik. Şu anda son 1,5 hafta. Güzel gidiyor, her şey çok iyi." dedi.

Arı, Antalya'nın birçok yerinde çekim yaptıklarını dile getirerek, "Aslında hayalini kurduğumuz mekanların tamamını kendimiz tasarladık. Sanat yönetmenimiz bu noktada çok başarılı. Önden çok iyi çalışma yaptık. Renk paletleri üzerinde çok çalıştık. Hayalini kurduğumuz birçok şey aslında önümüze geldi. Bizim için en önemli olan şey şuydu: Öncelikle hikayenin gerçekliği sebebiyle hem mekanların hem kostümlerin hem oyuncuların tamamının her şeyiyle gerçekçi olması gerekiyordu, onu sağladık. O yüzden çok mutluyuz." diye konuştu.

Hikayeyi ilk duyduğunda "Gülsüm Anne"ye çok saygı duyduğunu aktaran Arı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Zor bir süreç onun için. Aslında '3 ay yaşamaz.' denilen çocuğu 10 sene yaşatmak çok özel. Belki de herkesin yapamayacağı bir şey. O yüzden çok saygı duyuyorum yaptıklarına. Hikayeyi duyduktan sonra senaryo halini okuduk. Senaryonun tamamı birebir yaşanmış hikayelerden oluşuyor. Çok fazla dram sahnemiz söz konusu. Tabii arada güzel, günlük hayattan hikayelerimiz, eğlenceli anlarımız da var. Aslında Umut'u eve getirmesiyle hikaye şöyle başlıyor: Çok güzel bir eve geliyor. Elindeki imkanlara göre çok güzel bir evde yaşamaya başlıyor Umut ve biz o 10 senelik süreci işlerken çiçek gibi açıyor. 10 senenin sonunda rahmetli oluyor. O süreçte aileyle çok mutlu olduğunu işledik. Çok sıcak oldu bizim açımızdan. O yüzden mutluyuz. Cast'ımız da bu anlamda çok doğru oldu. Mustafa Bey, nokta atışı isimleri kadroya dahil etti."

Gökhan Arı, filmin sinemada izlenmesi gerektiğinin altını çizerek, "Sinema, sinemada izlenir." görüşünü paylaştı.

 "ÇOK DUYGUSAL İŞ YAPIYORUZ"

Oyuncu Yüsra Geyik de çekimler sırasında birçok anı biriktirdiklerinden bahsederek, şunları söyledi:

"En son hastanede çok duygu dolu, Umut'un vefatıyla ilgili bir sahne çekiyoruz. Ben Umut'un doktoruyum. Doktor olarak da metanetli olmam lazım ama o kadar durumun içinde hissediyorum ki kendimi, 'Kestik.' dediklerinde ağlıyorum. Yüzümü, gözümü tekrar silerek, tekrar doktor olarak geliyor ve daha metanetli şekilde bu durumu Gülsüm Anne'ye anlatmaya çalışıyorum. O kadar duygulu bir iş. Sürekli, 'Gördün mü? Tüylerim diken diken oldu.' diye birbirimize gösteriyoruz. Çok duygusal iş yapıyoruz ve hep beraber böyleyiz. Kamera arkasında çalışan bütün arkadaşlarımız da böyle. İçinde olmaktan çok mutluluk ve keyif duyuyorum. Çok merak ediyorum filmi. Herhalde en çok merak ettiğim işi çekiyorum şu anda."

Türkiye, Rusya, Belarus, Çin ve 11 Avrupa ülkesinde eş zamanlı vizyona girecek filmin yönetmen koltuğunda Gökhan Arı otururken, senaryosunu ise Mert Dikmen ile Mustafa Uslu kaleme aldı.

Rus oyuncu Leon Kemstach'ın "Umut" karakterini canlandırdığı yapımda, Gülsüm Kabadayı'yı Hülya Duyar oynadı.

Yapımda Fikret Kuşkan, Arzum Onan, Yüsra Geyik, Mehmet Esen, Hayat Van Eck, Füsun Kostak, Necmi Yapıcı, Anna Andrusenko, Bora Kırkım, Yağız Terzi, Birce Bircan, Levent Ülgen, Celal Öztürk ve Gürberk Polat da rol aldı.

Filmin, 2025 yılı sonunda sinemaseverlerle buluşması planlanıyor.

AA