2004 yılında Antalya’da ilginç bir polemik patlak vermişti…  Bu polemiğin sebebi günümüzde Kaleiçi’nde yükselen meşhur II. Attalos’un heykelinin dikilme planıydı.

Kentin kalbi Kaleiçi’nde bulunan tarihi Saat Kulesi’nin karşısında yer alan II. Attalos'un bronz heykelinin dikiliş hikayesi, bir döneme damga vurmuş, şehri karıştırmıştı.

Malumunuz II. Attalos, Antalya’nın kurucusu olarak ifade edilir. Şehrin şu an ki adı Antalya’da II. Attalos’a atfen ‘Ataleia” isminden gelmektedir.

Antalya tarihi için büyük öneme sahip olan bu şahsiyetin unutulmaması ve geçmişten geleceğe köprü kurması için 2004 yılında heykelinin dikilmesine karar verilmiştir.

Lakin bu heykel meselesinin Antalya’da kriz yaratacağı kimsenin aklına gelmemiştir.

Hesaba katılmayan nokta II. Attalos’un özel hayatıyla ilgili olan iddialardır...

O dönemde kentin gündemine oturan o iddialar ve neden olduğu polemik öyle bir boyuta ulaşmıştır ki sivil toplum örgütleri ve bilim çevreleri karşı karşıya gelmiştir.

Heykele dikilmesine karşı olanların ileri sürdüğü iddia II. Attalos’un sapık olduğuydu…

Kulağa garip gelen bu iddiayı II. Attalos da duysa heykele gerek kalmadan taş kesilirdi herhalde… Ancak olan olmuştur bir kere…

Heykelle ilgili polemiğin ilk taşını 46 sivil toplum örgütünün oluşturduğu platformun sözcüsü Selçuklu Vakfı Başkanı Ahmet Çiçek koydu.

Çiçek, “Türk - İslam tarihinde, Antalya'ya layık, heykeli dikilecek başka insan bulamadı mı?" diyerek karara tepki göstermiş ve "Antalya'nın kurucusu olduğu iddia edilen Attalos'un sapıklığı tartışılıyor” diyerek büyük bir polemiğinin fitilini ateşlemiştir.

Çiçek, II. Attalos’un heykelinin yerine Türk kahramanlar Korkutelili Mustafa Haşmet ile Mehmet'in heykellerinin dikilmesini de öneri olarak sunmuştur.

Attalos hakkındaki bu çıkış o dönem büyük ses getirmişti. Olay artık heykel meselesinden çıkmış tarihi bir tartışmanın kapısını açmıştır.

Bilim dünyası da ortaya atılan bu iddialara kayıtsız kalmamış, polemikte yeni bir tartışmayı daha ateşlemiştir.

Açıklama, dönemin Akdeniz Üniversitesi Fen - Edebiyat Fakültesi Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Sencer Şahin’den gelmişti.

Şahin, tarihi şahsiyetleri karalamanın yanlış olduğunun altını çizerek II. Attalos'un eşcinsel ya da sapık olmadığının belirterek bu tartışmanın önünü kesmek için hamlede bulunmuştu.

"Attalos'un heykeli dikilmeli” diyerek de tavrını net bir şekilde ortaya koyan Şahin, tartışmada yeni perdeyi ise , “"Attalos'un heykeli dikilmeyecekse, Attalos'un ismi verilen Antalya'nın da adı değiştirilsin” diyerek açmıştı. Şahin’in bu sözleri tabi ki de şehirde deprem etkisi yarattı.

Mesele artık öyle bir raddeye gelmişti ki II. Attalos heykelinin dikilmesini istemeyenler şehrin adının değiştirilmesi ile karşı karşıya kalmıştı…

Heykel tartışması çığırından çıkmıştı artık... Gözler, Dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kumbul’daydı. Başkanın yapacağı açıklamanın tartışmayı noktalaması bekleniyordu. Öyle de oldu.

Kumbul bilim çevresine kulak asmış ve o yönde tutum almıştı.

Antalya’nın 2 bin 162 yıldır Attalos'un ismini taşıdığını belirten Kumbul,  “Kentin ismini mi değiştirelim? Attalos'a sapık diyenlerin mantığıyla bu da ayıp” diyerek kentin isminin değişmesi tartışmasını rafa kaldırmış, kent derin bir nefes çekmişti…

Patlak veren polemiğe de kızan Kumbul, “Bu adam eşim, akrabam, yeğenim, dostum değil" diyerek kendi açısından ilginç bir serzenişte bulunmuştu.

Öte yandan Kumbul, Attalos'a sapık diyenleri, siyasi rant peşinde olduklarını iddia ederek hedef almıştı.

Ve polemiği noktalayan sözleri, heykelin ay sonuna kadar dikileceğini bildirerek etti Kumbul.

Büyük bir kaosa sebep olan ve şehrin adının değiştirilmesine kadar giden bu polemiğinin ardından 2004 yılında heykel dikildi...

Bu olay, Attalos’un şehri kurması heykelinin dikilmesinden daha zahmetsiz olmuştur dedirtti…

Anıt heykel şu an günümüzde Antalya’nın simgeleri arasında anılıyor.

2.6 metre yüksekliğindeki heykel, 1.4 metre yüksekliğindeki traverten bir altlık üzerinde yükseliyor.

Bu görkemli heykel şu an yerli yabancı turistler tarafından da büyük ilgi görüyor. Şehrin, geçmişi ve geleceği arasında köprü kuran II. Attalos heykeli artık kentin bir parçası olmuş durumda tüm heybetiyle arzu endam ediyor…

SON SÖZ

Attalos'un sapık olduğunu iddia edenler heykel dikildikten sonra belden yukarısının çıplak olduğunu görünce 'aha biz demiştik işte' demişler midir acaba…