Ahmet ARĞILLI/ Zehra TEKECİ

Tüm dünyanın yakından takip ettiği Ukrayna ve Rusya arasında yaşanan savaşta bölgede mahsur kalan Türk vatandaşlar karadan tahliye edilmeye başlarken, ülkenin doğusunda bulunan 5 Türk öğrenci kurtarılacakları günü bekliyor. Rusya sınır hattına yakınlığı nedeniyle Rus askerlerinin yoğun olduğu Sumi kentinde bulunan ve evlerinden çıkamayan 5 Türk öğrenci, Lider Medya’ya özel yaptıkları açıklamada yaşadıkları korku dolu anları anlattı.

“TAMPON BÖLGEDE MAHSUR KALDIK”

Ukrayna'da eğitim gören diş hekimliği fakültesi ikinci sınıf öğrencisi İbrahim Orak, 24 Şubat sabahına bomba ve füze sesleri ile uyandıklarını söyledi.  Orak, yerel kaynaklardan savaşın başladığı haberini aldıklarında büyük panik yaşadıklarını belirterek, "Savaşın başladığını duyduğumuzda ne yapacağımızı şaşırdık. Bulunduğumuz kent Rusya sınırına çok yakın olduğu için askerler, tanklar ve uçaklar buradan Ukrayna'nın batısına geçiyor. Tam olarak sıcak çatışmanın olduğu tampon bölgede mahsur kaldık. Bu nedenle burada çok fazla Rus askeri var. Evlerimizden hiçbir şekilde çıkamıyoruz pencereden baktığımızda yaralı veya ölü asker görüyoruz. Evimizin 300 metre ilerisinde Rus tankları Ukraynalı askerlere ateş ediyor" diye konuştu.

“MARKETE GİDERKEN ATEŞ ALTINDA KALDIK”

Bölgenin konumu nedeniyle çatışmanın hiç durmadığını ifade eden Orak, marketlerde yiyeceklerin kalmadığını içecek su dahi bulamadıklarını aktardı. Orak, Ukraynalı vatandaşların yaz aylarında yaptıkları erzak stokları nedeniyle evlerine ve sığınaklarda bu imkanlardan faydalandıklarını ifade ederek, "İkinci gün yiyeceğimiz tükendiği için dışarı çıkmak zorunda kaldık. Ama dışarı çıktığımız an savaşın ortasında kaldık. Araba ile markete gitmeye çalışırken arabamızı ateş atına alarak bizi durdurdular. Türk olduğumuzu söylediğimizde gitmemize izin verdiler. Şu an ise erzaklarımız bitmek üzere, su ve diğer ihtiyaçlarımız tükendi. Ne yapacağımızı bilmiyoruz" ifadelerini kullandı.

“SİVİL SİLAHLANMADAN ENDİŞELİYİZ”

Tıp fakültesi 4'üncü sınıf öğrencisi Azad Yalçın ise, bölgede sivil halkın silahlanmasının kendilerine daha da endişe verdiğini bildirdi. Yalçın bölgede durumun her geçen gün daha da kötüye gittiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bulunduğumuz bölgede artık kimse kimseye güvenemiyor. Siviller silahlandığı için endişemiz daha da arttı. Sivil halkın silahlanması evleri yağmalamaya, hırsızlık olaylarına neden olmaya başladı. Her iki taraftan da korkuyoruz. Dün gece füze atışları sırasında sığınaklarda silahlı siviller olduğu için korkudan sığınaklara giremedik. Açlıktan, susuzluktan ölmekten korkmuyoruz. Türkiye'nin bizi kurtaracağını biliyoruz, ülkemize güveniyoruz. Sadece acele etmelerini istiyoruz. Batıdan tahliyeler başladı ancak biz doğudayız. Lütfen sesimizi duysunlar. '3 gün sonra sizi alacağız' desinler, biz aç susuz kalmaya razıyız."