Tarım kenti Antalya'da hizmet veren firma, örtü altı tarımda tozlaşmayı sağlayan bombus arılarından seralara girmeden önce numune alarak PCR testinden geçiriyor. Sağlıklı olduğu anlaşıldığında kraliçe bombus arılarının yanına işçi arılar verilip, bir süre sonra kendi kolonilerini oluşturmaları bekleniyor. Bombus arıları, 12 ay boyunca Türkiye'nin dört bir köşesine gönderiliyor.
Türkiye, yaş meyve, sebze üretimi ve ihracatında önemli yere sahip Antalya, 3 milyon 667 bin dekar tarım arazisinin 239 bin dekarında örtü altı yetiştiriciliğinde ilk sırada yer alıyor. Tarımın merkezi Antalya'da özellikle kış aylarında başta domates olmak üzere biber, patlıcan, kabak, salatalık gibi birçok ürün serada üretilerek, hem iç pazar hem de Avrupa ve Rusya başta olmak üzere birçok ülkeye ihraç ediliyor. Antalya ve Türkiye'deki seraların büyük bölümünde, hormon da denilen bitki gelişim düzenleyicisi ilaçlar yerine, bombus arıları kullanılarak, doğal yolla tozlaşmayla üretim yapılıyor.
Bombus arılarıyla polinasyon ve biyolojik mücadelede uzman haline gelen Antalya'da hizmet veren bir firma, kimyasal zirai mücadele ilaçlarının azaltılmasıyla yüksek verim ve kalitede hizmet vererek tarıma destek sağlıyor. Örtü altı ve açık alan bitkilerinde tozlaşmayı sağlayan başta bombus arıları olmak üzere faydalı böcekler ve akarları özel bir bakımdan geçiren firma, sağlıklı çalışma ortamıyla atıksız ve sağlıklı ürün imalatı yapıyor. Fabrikaya kurulan laboratuvarda bombus arıları özel bir bakımdan geçiyor. Bombus arılarından alınan örnekler PCR test laboratuvarında incelemeye alınıyor. Özel bir inceleme yapılan bombus arılarının bir hastalık taşıyıp taşımadıkları, ayrıştırılarak garanti altına alınıyor. Daha sonra hastalık olmayan bu kraliçelerin oluşturduğu koloniler, örtü altı tarımda sahaya inmek için hazır hale getiriliyor.
ARILARA PCR TESTİ YAPILIYOR
Genel Müdür Yağız Süzen, şirketlerinde doğal polinasyon ve biyolojik mücadele sektöründe hizmet verdiklerini anlattı. Doğayı kopyalayarak, sürdürülebilir tarıma katkı sağladıklarını aktaran Süzen, “Doğada rüzgar ve böceklerin gerçekleştirdiği tozlaşmayı, örtü altında seralarda bombus arılarının yardımıyla yılın 12 ayı boyunca gerçekleştirebiliyoruz. Ürettiğimiz bombus arılarının kalitesini, bilinen arı hastalıklarına karşı hem mikroskop altında gözle hem de moleküler gen seviyesinde PCR ile test ediyoruz. Hastalıklardan ari olduklarını teyit ediyoruz. Bu sayede sağlıklı ve verimli kolonilerimizi müşterilerimizle buluşturuyoruz" dedi.
AMAÇ, HORMON VEYA KİMYASAL ARAÇ KULLANIMINI AZALTMAK
Yapılan PCR testinde sadece arılara özel hastalıkların incelendiğini vurgulayan Süzen, “Biyolojik mücadele konusunda zararlı böceklerin doğal düşmanları olan faydalı böceklerin ikisini Antalya'daki tesisimizde üretiyoruz. Ziraat mühendislerimizin gözetiminde üreticiyle buluşturuyor, kendilerinin rutin kontrolleriyle de takip ediyoruz. Nihai amacımız hormon veya kimyasal ilaç kullanımını azaltarak insan sağlığına faydalı olmak" diye konuştu.
ARILAR KENDİ KOLONİLERİNİ OLUŞTURUYOR
Kraliçe arı ve işçi arıların bir araya geldikleri özel alanı anlatan Yağız Süzen, “Burada kraliçe arı ve yanlarına koyduğumuz işçi arılarla beraber kendi kolonilerini oluşturmalarını sağlıyoruz. Yaklaşık 8-10 haftalık süreçte bunlar müşteriyle buluşacak şekilde hazırlanıyor. Şu an gelişme aşamasındalar. Daha sonra bunları paketleyerek Fethiye'den Mersin'e, İç Anadolu'da Afyon'a kadar Türkiye'nin çeşitli yerlerinde örtü altında bombus arısıyla tozlaşma sağlamak isteyen müşterilerimizle buluşturuyoruz" dedi.
Genel Müdür Süzen, “Koronavirüs pandemi sürecinde önceliğimiz çalışanlarımızın, tedarikçilerimizin ve hizmet sağladığımız müşterilerimizin sağlığını korumak. Bu amaçla bir dizi koruyucu ve önleyici önlem aldık. Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Covid-19 güvenli üretim belgesi almaya kazandık. Bildiğimiz kadarıyla sektörümüzde bu belgeyi alan ilkiz" diye konuştu.
DHA
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun Gıda ve Yemler İçin Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) portalında, 2022 yılında Türkiye kaynaklı tarım zehri bildirimi sayısının, 311’i pestisit olmak üzere 518 olduğu kaydedildi. Bildirim yapılan ürünlerdeki pestisitler arasında, Türkiye’de kullanımı yasaklanmış iki etken madde olduğu da kaydedildi.
Yıllık ortalama 4 milyon dolarlık karpuz ihracatının yapıldığı Antalya’da, daha erken dönemde ürün elde etmek amacıyla seralarda karpuz ekimi yaygınlaşıyor.
Antalya’nın Elmalı ilçesinde örtü altı sera domates dikimi başladı.
Antalya’nın Alanya ilçesinde, bu yıl yaklaşık 3 bin ton rekolte beklenilen yenidünya meyvesinin hasadına havaların sıcak gitmesi dolayısıyla erken başlandı.
Hatay’ın Defne ilçesinde depremzede üretici, hasat zamanı gelmiş tarladaki ürünleri için çağrı yaptı. Depremden sonra bölgeye alıcı gelmediğini belirten çiftçi Süleyman Bilgin, “Ürünlerimizin çürümesini, tarlada kalmasını istemiyoruz” dedi.
Antalya'nın Akseki ilçesinde, sedir ve ladin gibi ağaçların dibinden toplanan kuzugöbeği mantarının kilogramı 300 ila 400 liradan satılıyor.
Önümüzdeki günlerde yaşanması beklenen zirai don riskine karşı tarım üreticilerinin tedbirli olması önerildi. Tarımsal don karşısında çiçek açan meyveler büyük risk taşıyor.
