Haluk Beceren Uludağ’da Alan Başkanlığı’na ayrılan bölgenin 2 bin hektarı çerçevelediğini belirterek, “Burası da 55 yıl önceden başlayan birinci oteller bölgesini, ikinci oteller bölgesini ve kayak alanlarını çerçeveleyen bir alan. Bunun dışında herhangi bir alan bu çerçevenin içinde değil. Zaten Milli Park’ın yüzde 85’i Sarıalan, Kirazlıyayla, Çobankaya gibi yerler bu alana dahil değil. Bir tek ikinci bölge ve birinci bölge dahil. Burası da şu anda koruma alanında devam ediyor. Koruma alanından çıkmış değil. Koruma alanı devam ettiği müddetçe, daha öncesinden Milli Parkların yaptığı gibi herhangi bir yeniden yapılanma söz konusu olmayacaktır” dedi.

ENDEMİK ALANDA DEĞİŞİKLİK YOK

Daha önce verilmiş olan tahsislerin 3 sene önce Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 49 yıl uzatıldığını dile getiren Beceren “Uzatılmış olan alanlar ihtiyaç olursa bazı binaların yıkılıp tekrar yapılması söz konusu olabilir ama öyle bir konu şu anda imar planımız olmadığı için Uludağ’da böyle bir şey söz konusu değildir. İleride imar planı çıkarsa o zaman herhangi bir değişiklik yapılabilir. Ama şu anda Alphinzone dediğimiz bölgede endemik bitkiler ve diğer sulak alanlar olduğu gibi korunma altına alınmış alanlardır. Onlarda herhangi bir değişiklik yok. Zaten bu sınırları belirlerken Turizm Bakanlığı Milli Parklarla çalışarak bu alanların sınırlarını belirledi” diye konuştu.

“ULUDAĞ’I YAZIN DA ÇALIŞTIRMAK İSTİYORUZ”

Beceren konuşmasına şöyle devam etti: “Bunun dışında herhangi bir şekilde bir taşkın yapma söz konusu değil. İkisi de devlet kuruluşu, ikisi de aynı statüde bir kuruluş. Biri Turizm Bakanlığı’na diğeri Orman Bakanlığı’na bağlı. Bununla ilgili herhangi bir kayıp söz konusu olmayacak. Mesela bu hafta sonu Uludağ’da bir koşu var. Bu tarz yarışların, buna benzer yarışların devamlı yapılabilmesi daha kolay olacaktır. Dağ bisikleti parkurlarımız var. Ama Milli Parklar izin vermediği için dağ bisikleti parkurlarını kullanamıyoruz. Turizm Bakanlığı ile Orman Bakanlığı arasındaki mutabakat 24 Mayıs 2022’de imzalandı. Bu yeni bir olay değil. Burada eski statü olduğu gibi devam edecek. Herhangi bir değişiklik yok. Güney Antalya projesinde ve diğer yerlerde nasıl Turizm Bakanlığı’na ayrılmış alanlar varsa burası da Turizm Bakanlığı’na ayrılmış bir bölge oldu. Uludağ’da zaten ikinci bölge Turizm Bakanlığı’nın alanıydı. Birinci bölge de dahil oldu. CHP’li arkadaşlar yada DOĞADER bunu neden sorun yapıyor bilmiyorum. Biz yazın da Uludağ’ı çalıştırmak istiyoruz. Bizim bütün amacımız yaz değerlerini de ortaya koymaktır. Eskiden Uludağ’daki oteller 2000 yılına kadar açıktı. Yazın da çalışıyordu. Bunlar spor sahaları, oyun sahaları gibi alanlar. Biliyorsunuz biz Uludağ’da Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş’a kamp yaptırıyorduk”

MUHALEFET YANLIŞ YOLDA

Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Başkan Yardımcısı Çetin Ceylan, “Uludağ Alan Başkanlığı ile ilgili birkaç dernek ve muhalefet tarafından olay abartılıyor. Buradaki konu yönetim biçimi. Turizm Bakanlığı tarafından yönetilmesi demek. Biz ufak bir sorunda bile Ankara’ya gidiyorduk. Bunların yerinde çözülmesi için bu sistem kuruldu. Yeni otellere tahsis edilmesini istemiyoruz. Yeni otellere biz de karşıyız. Biz de mevcut tesislerin Avrupa standartlarında yönetilmesini arzu ediliyoruz. Sorunların tek bir otorite tarafından Bursa’da çözülmesini istiyoruz. Bakanlık bakanlık geziyorduk ve çözümsüz bir Uludağ olmuştu. Turizm tesislerinin tek elden yönetilmesini istiyoruz. Kayak merkezinde bir taşı kaldırmak için 3 bakanlıktan izin alamıyorduk. Kayak merkezinde bir kaya kaldırıldığı için çimen ektiği için yargılanan arkadaşlar var. Biz sadece daha iyi yönetilmesine istiyoruz” ifadelerini kullandı.