Antalya Halk Ekmek, garibanların temel gıda maddesi olan ekmeğe daha ucuz ulaşabilmeleri için kurulmuştu. Belediyenin esnafla rekabet içine girmemesi için bir süre EKDAĞ bünyesinde faaliyet gösterdi.

Daha sonra özelleştirmeye gidilip bir şirkete ihale ile belirli şartlar konulup, garibanların ucuz ekmeğe erişimi korunarak verilmişti. Hatta fabrika binasının üzerinde Antalya Büyükşehir Belediyesi Halk Ekmek ibaresi yer almaktadır. Yani bu fabrika her ne kadar özelleştirilse de belediye söz sahibidir.

Fakat sonradan kiralanan şirketler değişmiş, Antalya Halk Ekmek, Toroslar A.Ş. olmuş. İddialara göre bir süre önce şirket el değiştirip KAAK Group (Hollanda-İtalya-Fransa) firması ortak olmuş. 

Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere. Bu firma EKDAĞ’a ait büfelere günlük 15 bin ekmek veriyor. Yani büfeleri kullanarak satış yapıyor. Halkta ucuz olan ekmeğe ulaşıyordu! Ulaşıyordu diyorum çünkü bu 30 Kasım 2021’e kadar geçerli idi.

Bu tarihten sonra 250 gram normal ekmek 250 1.25’ ten,  250 gram köy ekmeği 1.75’ten, 250 gram kepekli ekmek 1.50’den satılırken normal ve kepekli ekmek 2.25, köy ekmeği 3.00 TL’den satılmaya başlandı.

Bundan kimin haberi vardı? Aralık ayı meclisinin açılışında bu konu gündeme gelince Başkan Muhittin Böcek neredeyse, “Vallahi billahi benim haberim yok” dedi. Hatta EKDAĞ yöneticilerinin de haberinin olmadığını söyledi.

Hay Allah. Belediyeyi yüklenip götürseler bunların haberi olmayacak demek ki. Ama kazın ayağı öyle değil sevgili okurlar. Bal gibide hepsinden yani zamdan hepsinin haberi var!

Çünkü ilgili firma büfelere her gün bir değil iki değil 15 bin ekmek veriyor. Bir büfeci söylemezse öbürü mutlaka haber verir öyle değil mi?

Sonra, Başkan Böcek, “Firma ile fiyatın indirilmesi için görüşme yapacağız. Olmazsa kendimiz Halk Ekmek’i yeniden kuracağız!” diye açıklama yapıyor.

Peki daha sonra ne oluyor? Ben anlatayım size. Başkan Böcek ve ekibi Halk Ekmek’i işleten firmanın yetkililerine ekmeğin 2 TL’ye indirilip öyle satılmasını istiyor. Ama bu talep kabul görmüyor.

Pazarlık pazarlık üstüne firma mal bağışlar gibi 2 TL’den satışı 31 Aralık 2021’e kadar kabul ediyor. Sonrası için, “Ya benim dediğim fiyat olur ya da ben ekmek vermem” diye kestirip atıyor.

Büyükşehir Belediyesi madem kamu yararına çalışması için kurulan bir fabrika kamu yararına olmaktan çıktı ise her zaman yaptığı gibi “Kama zararı var” diye buranında sözleşmesini iptal etseydi ya! Ama yapmaz yapamaz.

Ne yapar? Onu da anlatayım size. Boynunu eğip 2 TL’den 31 Aralık’a kadar EKDAĞ büfelerinde satışı kabul eder. Sonrası için ise arayışa girer. Halkçı yönetim gol yedi ya.

Önce Fırıncılar Odası’na sonra ATSO’da fırıncıların bağlı olduğu komiteye başvurur 2 TL’den ekmek alabilmek için. Fakat ekmeğin 3 TL olmasını isteyen fırıncılar bu teklife olumsuz cevap verir.

Lafın özü, Antalyalı garibanlar bırakın ucuz ekmeği normal ekmeğe bile ulaşamayacak hale gelir. Çünkü 2022’nin ilk gününden itibaren EKDAĞ büfelerinde ekmek satılmayacak!

Peki, Antalya Büyükşehir Belediyesi ne yapacak? Vallahi onlar alel acele ekmek fabrikası kurmanın derdindeler. Kurarlar mı kuramazlar mı belemem, ama o kuruluncaya kadar garibanlar ekmeksiz kalacak.

Bu saatten sonra yapılacak bir diğer iş daha var o da, Halk Ekmek adına büfelerde satılan büktün ürünlerin satışına yasak getirilmeli. Şirketin ruhsatı gözden geçirilip resmi kurum ve kurullar ile hastanelere, restoran ve kafelerde verdiği ürünlerin dağıtımı engellenmeli.

Bir diğer işte, halktan yana, piyasa mantığı ve kar beklentisiyle çalışmayan bir belediyecilik politikası hayata geçirilmeli. Bilmem anlatabildim mi?

NE 2021’Dİ DEĞİL Mİ?

Koskoca bir yıl geçti ve 2021’in son günlerine gelip çattık. Bu yıl iyimi geçti, kötü mü? Gelen gideni aratır misali bu yıl 2020’yi arttı. Hele hele şu koronavirüs meselesi bıkkınlık getirdi.

Tabi bir yılın iyi geçip geçmemesi herkese göre değişebilir. Önemli olan kötülerin içinden iyisini alıp ders alarak mutlu olabilmektir. Gelin kötünün içinden iyileri alıp mutlu olalım.

Ancak son dönemde yaşanan gelişmelere bakacak olursa ‘Hayatın rengini alırsak içinde ne kalır’ misali olacak. Yani mutlu olmak için birkaç konu bulsak yılbaşına çerez olacak gibi.

Ancak, Vali Ersin Yazıcı’nın ANTGİAD’ın toplantısında yaptığı açıklamaya göre, 2022 turizm verilerinde 2019 rakamları da çok rahat yakalayabileceğiz.

İşte yılın son günlerinde mutlu olmak için bir neden. Yani geliyor gelmekte olan 2022. En azından yeni yıl gelmeden “Elde var bir” diyebiliriz.

Yeter ki biz mutlu olmasını bilelim. Sadece “Ne 2021’di” deyip geçelim ve iyi olanı görelim.