Bugün sizlere geçte olsa pandemiye rağmen 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı hakkında bir şeyler yazmak istemiştim. Ama Antalya’da olaylar öyle bir hızlı gelişiyor ki düşünceleriniz ile hayatın olağan akışı bir birini tutmuyor.

Efendim bundan bir yıl önce ben deniz Sabah Gazetesinde çalışırken Türkiye’nin gündemine oturan ‘NOTER ONAYLI AŞK SKANDALI’ başlığı ile bir habere imza atmıştım. Hani şu Elmalı ilçemizin İYİ Partili Belediye Başkanı Halil Öztürk’ün makam şoförü Ahmet Tilki’nin eşi Sümeyra Tilki ile yaşadığı aşk vardı ya.

İşte ben o işin peşini bir yıldır hiç bırakmadım. Tüm gelişmeleri adım adım takip ettim. Zaten mesleğimizin gereği ve işin doğası da bunu gerektiriyor. Yani fikri takip meselesi. Olay geçen yıl Temmuz ayında patlak verdikten sonra o masum yüzlü başkan ile güzeller güzeli kızımız hep yaşananları inkar etti. Hatta ‘Komplo’ dediler.

Yersen tabi.

Yemedik olayın üzerine gittik ve hem Whatsapp görüşmelerinin ekran kayıtları, ikilinin uygunsuz görüntü paylaşımlarını bir bir gün yüzüne çıkardık. Onlar ‘Komplo’ dedikçe biz üzerine gittik. Ele geçirdiğimiz buluşma görüntülerini yayınladık. Buna bile ‘Ne var canım. Elmalı küçük yer. Herkes aynı yerden geçebilir’ dediler.

Öztürk’ün konum paylaşımını yayınladık buna zırvalara cevap olarak. Bunu da inkar ettiler. Ülkemizde birine bir şey oldu mu hemen FETÖ taktiğine başvurup inkar politikasına başlamak adet oldu ya. Aynen bu olayda da böyle oldu. Ama inanın ben bu olayda hiç yılmadım ve bu güne kadar hep olayın üstünü üstüne gittim.

Zaten bu konuyla ilgili ayrıntılı habere bugün gazetemiz LİDER’in manşetinden okuyacaksınız.

BUNLARDA MI KOMPLO

Başkan Öztürk, yaşanan olayla ilgili ilk kez kendisi savcılığa başvurmuş ve kendisine komplo kurulduğunu iddia edip soruşturma açılmasını istemişti. Hatta telefon görüşmesi bile olmadığını söylemişti.

Savcılık soruşturmasını yaparken başına gelecekleri anlamış olmalı ki bizim o masum yüzlü ama çapkın başkanımız savcılığa tekrar başvurarak telefon kayıtlarının incelenmemesini talep etti.  Hayda… ‘Buradan yak’ derler adama. Yav sen değil miydin yaşananları inkar edip komplo teorisi üreten. Niye böyle bir şey istedin ki?

Ama olayın asıl mağduru olan makam şoförü Ahmet Tilki’nin avukatını değiştirip Erdal Yiğit ile anlaşıp farklı bir mücadeleye girişti. Yılların kurt avukatı Tilki’nin kaderini değiştirecek işlere imza attı.

Önce açılan boşanma davasına müdahil olundu, geçimsiz bir ailenin davasından çıkartılıp “ALDATMA”dan dolayı boşanma davasına dönüştü iş. Asıl buradan sonra başladı bizim kurt avukat ile Tilki’nin yeni yol hikayesi.

Halil Öztürk, savcının telefon kayıtlarını incelememesi talebi üzerine kıvrak bir zeka ile Sümeyra Tilki’nin telefonuna ait HTS kayıtlarının boşanma davası için istenmesini sağladı. Olaylar bundan sonra seri gelişmeye devam etti. HTS kayıtları gelince herkesin hem boy abdesti bozuldu, hem de keyifleri kaçtı.

HANİ HİÇ GÖRÜŞMEMİŞTİN

HTS kayıtları gelince bizim masum yüzlü Başkan Öztürk’ün sanırım yüzü kızardı ve gazeteler eşi ile çıkıp “Yok böyle bir şey” demeleri aklına gelmiş olmalı ki neşesi kaçtı. Çünkü eşini ikini defa aldattığı resmi kayıtlarla belgelendi. Neymiş efendim? Sen şoförünün eşi ile konum paylaştığın adreste buluşmuşsun. Ben değil HTS kayıtları ve baz istasyonları söylüyor!

Neymiş efendim? Sen “Tek bir görüşmem olmadı” dedin ama 3 bin 746 saniye görüşme yapmışsın. Hem de buluştuğunuz gün 600 saniye görüşmeye imza atmışsın güzeller güzeli skandalın kahramanı kızımız ile? Bunu da ben değil HTS kayıtları söylüyor haaaa.

Sonra ne oluyor biliyor musunuz?

Bu gelişmeler kime dokundu ise Ahmet Tilki’ye kanlı bir pusu devreye sokulup Ahmet evinin önünde ayağından vuruluyor. Ahmet, böyle bir olayın başına gelebileceğini uzun zamandır dillendiriyordu. Ve o korktuğu da başına geldi. Şükür canına bir şey gelmedi. Şüphelendiklerinin isimlerini tek tek vermiş jandarmaya.

Olayın faili-failleri yakalanırlar mı bilmemem ama fatura öyle veya böyle Başkan Halil Öztürk’e kesilir. Çünkü başkahraman maalesef o. Tabi buna adalet karar verecek ama görünen tablo bu. Umarım öyle olmaz. Olursa da altından çok farklı şeyler çıkar diye düşünüyorum.

Lakin buna rağmen İYİ Partili Halil Öztürk’ün hala o koltukta oturmasına partisi nasıl müsaade eder onu aklım almaz.