Geçtiğimiz hafta sonu ilgimi çeken pek bir gündem olmadığı için Türkiye’nin kanayan yaralarından biri olan kitap okuma alışkanlığımıza değinmek istiyorum.
Aslında kitap okuma alışkanlığından ziyade buna kitap okumama alışkanlığı demek bizim açımızdan pek yanlış olmayacaktır.
Türkiye’de her yıl kitap okuma oranları mutlaka açıklanır.
Her açıklanan rakamlardan sonra mutlaka ağır bir eleştiri yapılır. Çünkü Türkiye sıralamaya kıstas olan diğer ülkelere kıyasla çoğunlukla bu ülkelerin gerisinde kalarak kitap okuma alışkanlığında son sıralarda yer almayı başarır.
Hal böyle olunca 131’i devlet olmak üzere toplamda 200 civarında üniversite olan ülkemizde böyle acı bir istatistiğe sahip olmamız oldukça can sıkıyor.
***
Gel gelelim kitap okuma alışkanlığımıza aslında dışardan bakıldığında gayet olumlu bir izlenip bırakıyor gibi görünse de durum gerçekte böyle değil.
Kitap; çoğu zaman ülkemizde kullanım alanının dışında kullanılıyor.
Kimi zaman fotoğraf çekimlerinde bir dekor, kimi zamanda gösteriş olsun diye evlerimize koyduğumuz kütüphanelerin bir parçası olmaktan öteye gidemiyor.
***
Biraz araştırdıktan sonra geçtiğimiz haftalarda bir haber sitesi tarafından yayımlanan kitap okuma istatistiklerini sizinle paylaşmak istiyorum.
Bu içeriğin ne kadar güncel olduğundan emin olmamakla birlikte bana göre iyi bir takipçi kitlesi olan bu haber sitesinin aşağı yukarı doğru rakamları okuyucuya sunduğuna eminim diyebilirim.
Şimdi gelin size o istatistikleri paylaşayım. Çok şaşıracaksınız!
Türkiye'nin 2021 yılı verilerine göre okuma oranının 180 ülke orasında 140’ncı sırada olduğu açıklandı.
Türkiye’de kitap okuma oranı gün geçtikte azalırken, en çok okunan kitaplar ise satılan kitaplar üzerinden değerlendiriliyor.
Yüzde 65 oranında aşk kitapları, yüzde 24 siyaset ve yüzde 13 oranında düşünce/ felsefe kitapları okunuyor.
En çok satan kitaplar arasında ise dünya klasikleri ve Türk yazarların son romanları yerini aldı.
***
Açıklanan bu istatistiğe göre kitaba olan ilgimizin yüksek seviyede olmadığını görüyoruz!
Bu cümlede biraz ironi yaptım, kusura bakmayın ama gerçekten de bu istatistik her türlü ironiye açık…
Gerçekten de diğer yıllarla kıyasladığımız zaman bu istatistiğin ne kadar doğru olduğunu görüyoruz.
Evet, hepimiz kitaba meraklıyız!
Ama bir objeden öteye geçiremiyoruz.
Kitapları gösterişin, birilerine ‘ben kitap okuyorum’ havası vermenin dışında gerçek amacı için kullanmıyoruz.
Gün gelecek basılı kitaplar teknolojiye teslim olacak.
O gün geldiğinde olacakları düşünemiyorum.
Kültürel birikimimizin, entelektüel kimliğimiz ne kadar hasar göreceğini tahmin bile edemiyorum.
Şu an elimizin altında böyle bir fırsat varken gidip bir kitap alın ve onu koklayarak okuyun.
Emin olun pişman olmayacaksınız.
Bu günlük böyle olsun.
Hoşça kalın…
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz