Kesintisiz enerji için yeni milli çözümler geliyor
Milli hücre, pil ve bataryalarla ihracat kapısını açan ASPİLSAN Enerji, yeni ürünlerle bu başarıyı taçlandırmayı hedefliyor.
Milli hücre, pil ve bataryalarla ihracat kapısını açan ASPİLSAN Enerji, yeni ürünlerle bu başarıyı taçlandırmayı hedefliyor.
ASPİLSAN Enerji Genel Müdürü Ahmet Turan Özdemir, 2023'ün
depremle başlayan, ekonomik zorluklarla devam eden bir yıl olduğunu, bunun
yanında şirket olarak üretimde çeşitlilik sağlayıp yeni ürün ihracatlarıyla
seneyi kapattıklarını söyledi.
Deprem felaketinin kazandırdığı tecrübelerle yeni ürünler
geliştirdiklerine işaret eden Özdemir, bu ürünlerle 2024'te piyasada yer almayı
hedeflediklerini bildirdi.
Ürettikleri lityum iyon pilleri Ortadoğu ve Avrupa'ya
pazarlayarak ihracat başarısı yakaladıklarına değinen Özdemir, pil üretimi ve
ihracatıyla Türkiye'de bir ilke imza attıklarını vurguladı. Bunun yanında pil
hücrelerini Amerika pazarına ihraç edebilmek için taşımacılık sertifikasyon
süreçlerini tamamladıklarını dile getiren Özdemir, bundan sonra ihracatta rotalarının
Amerika olacağını ifade etti.
Enerjinin yatırımcının ilgisini çeken, çok fazla ihtiyaç
barındıran bir alan olduğuna dikkati çeken Özdemir, elektronik devre
tasarımlarında kullanılan hücrelerden megavatlar seviyesine kadar uzanan
taşınır veya sabit enerji depolama çözümlerine ihtiyaç bulunduğunu kaydetti.
ASPİLSAN Enerji'nin taşınır enerji depolama sistemleri ve
telekomünikasyon bataryası gibi bazı sabit çözümlere yönelik ürün ve
tasarımları olduğunu anlatan Özdemir, şöyle konuştu:
"Bu yöndeki tasarımlarımız devam edecek. Deprem bize
şunu gösterdi, insanlar barınma ve beslenme gibi ihtiyaçlarını bir süre
erteleyebiliyorlar, ancak deprem anının koordinasyonu aşamasında yetkililer ve
yakınları ile iletişimin kesintiye uğramasına tahammül edemiyorlar. Acil
durumlarda şebekenin sağlıklı şekilde çalışması, haberleşme cihazlarının
çalışması, hastane ve sağlık kliniklerinde cihazların çalışması gereksinimleri
var.
Bunları saydığınız zaman irili ufaklı farklı enerji
gereksinimlerine sahip, farklı kapasitelerde depolama birimlerinden
bahsediyoruz. Biz de bu alanda ülkemizin ve dünyanın ihtiyaçlarını yakından
takip ediyoruz. Ürettiğimiz hücre, enerji yoğunluğu yüksek olduğu için
taşınabilir enerji sistemleri olarak ihtiyaçlara cevap verme anlamında tercih
edilen bir ürün. Bunun yanında enerji yoğunluğu nispeten düşük ama biraz daha
ağır sistemler ise sabit depolama sistemleri için uygun."
MİLLİ ÜRÜNLER YENİ
SEKTÖRLERE GİRİŞ YAPTI
Ahmet Turan Özdemir, askerin üzerinde taşıdığı, araç üstünde
yer alan, deniz platformları, denizaltı platformları, kara platformları, hava
ve uzay platformları, rüzgar ve güneş enerjisi sistemlerinde kullanılan
bataryaların farklı tip, kapasite ve karakteristiklere sahip olduğunu söyledi.
Özdemir, hammaddeden pile, pilden bataryaya, bataryadan
sisteme, pakete kadar oluşturdukları ürünler yanında müşterilerin güvenlik,
bütçe, kullanım yeri ihtiyaçlarını dikkate alarak piyasadan sağladıkları farklı
hücrelerle batarya tasarımlarına imza attıklarını ifade etti.
Özdemir, denizaltılardan uçaklara kadar çok farklı ortam ve
şartlarda çalışan bataryalar yaptıklarını belirtti.
Farklı kimyasallarla sunulan bütçelere uygun terzi usulü
batarya tasarımları gerçekleştirdiklerini dile getiren Özdemir, şu
değerlendirmelerde bulundu:
"Başta kahraman ordumuzun ihtiyaçlarını karşılamayı
amaçlıyoruz. Sivil piyasada da varlığımızı genişletmek için çalışmalar
yapıyoruz. 2023 içerisinde telekomünikasyon bataryasıyla Turkcell ve Türk
Telekom ile birlikte çıktığımız serüvende başarılı bir süreç geçirdik. Yine bu
bataryamızı da ihracat ile taçlandırdık. Burada şebekenin susmaması, doğal
afetlerde, yangınlarda, savaş durumlarında şebekenin ayakta kalabilmesi için
bunların "back up" (yedekleme) bataryaları olması gerekiyor.
Gerek askeri gerek sivil ihtiyaçlar için uzak noktalarda
şebekeden bağımsız kendi müstakil enerjisini karşılayacak sistemler yapmak
istiyorsak bu çözümlere ihtiyaç duyuyoruz. ASPİLSAN da bu çözümlerin
sağlayıcılarından bir tanesi. Telekomünikasyonla başladığımız süreci müstakil
enerji depolama sistemleriyle çeşitlendireceğiz."
Kamp ve doğa aktivitelerinde, deprem bölgesindeki çadır ve
konteynerlarda da enerji ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğini dile getiren
Özdemir, bu sistemlerinin alternatif kaynaklarla şarj edilmesine yönelik olarak
da 75 kişilik AR-GE ekibinin çalışmalar yürüttüğünü bildirdi. Özdemir,
"Burada müşteri ihtiyaçlarına ve sektörün dinamiklerine göre tasarımlar
yapıp bunları müşterilerimizle geliştiriyoruz. 2024'te bahsettiğim çerçevede ürünlerimizi
göreceksiniz. Bunlar üzerine çalışmalar yapıyoruz. Umarım 2024 yılı bizler için
ve ülkemiz için daha başarılı bir yıl olacak. Buna gönülden inanıyoruz.
Çeşitlendirdiğimiz portföyümüzü müşteri memnuniyetini ön planda tutarak sahaya
süreceğiz" değerlendirmesini yaptı.
"BÖLGENİN
BATARYA ÜRETİCİSİ" MİSYONUNA HAZIRLIK
Avrupa Birliği'nin pil ve batarya teknolojilerinde kendi
kendine yeten bir yapı kurmak istediğine işaret eden ASPİLSAN Enerji Genel
Müdürü Ahmet Turan Özdemir, burada yer alabilmek için gerekli standartları
sağlamaya yönelik belgelendirme ve üretim kalitesi çalışmaları yaptıklarını
söyledi.
Ürünlerinin ihracını yapabilmek için Avrupa ve ABD'nin
regülasyonları devreye alındığında hazır olacaklarını belirten Özdemir,
"Hücreden sisteme kadar Avrupa'da bir takım hassasiyetler var. Şirket
olarak bu sürece hazır olmak için ekibimizle birlikte büyük bir gayret
gösteriyoruz." diye konuştu.
En büyük amaçlarının ihracat başarılarına yenilerini eklemek
olduğunu vurgulayan Özdemir, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin bölgesinde bir batarya üreticisi olma
misyonu var. Biz bu misyon için çalışıyoruz. Ülkemizde bu ekosistemin gelişmesi
için ASPİLSAN sadece pil üretmiyor. Aynı zamanda hammadde üreticileriyle,
makine üreticileriyle, üniversitelerle, araştırmacılarla görüşüyor. Hammaddeden
geri dönüşüm ve geri kazanıma kadar ülkemize nasıl hizmet edebiliriz, bu
zinciri nasıl sağlarız diye ticari kaygı gözetmeksizin aktif bir oyuncu olarak
hizmet ediyor.
Eğer ülkemiz bölgesinde bir batarya üreticisi olacaksa ki
buna inanıyorum, olacağız. Hammaddemizi çıkaracağız, bunu işleyip aktif maddeye
çevireceğiz, buradan elektrot ve pil üreteceğiz, pili kapatıp elektronik
devreleriyle, yazılımlarıyla birlikte batarya haline getireceğiz. Ömrü dolmuş
bataryalarımızı ikincil kullanım alanlarında değerlendirdikten sonra geri
dönüşüm ve geri kazanımla tekrar proseslerde kullanacak bir zincir yönetimini
yapmamız gerekiyor. Bu noktada bütün gayretimizle aktif olarak
çalışıyoruz."
AA
Türkiye ve dünya genelinde son dönemlerde navigasyon kazalarının arttığına dikkat çeken Bilişim Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık, “Güncellenemeyen ya da sinyal kayıpları yaşayan bu cihazlar, ciddi sorunlara yol açabiliyor. Sürücülerin sadece navigasyona odaklanması, tehlikeli sonuçlar doğurabiliyor” diye açıkladı.
Türk Hava Kurumu (THK) Üniversitesi Uçak Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mecit Yaman, yapay zekayı da kullanarak geliştirdikleri projeyle termal akımla havalanacak insansız hava araçlarının (İHA) daha az enerjiyle daha uzun süre gökyüzünde kalmasını hedeflediklerini söyledi.
Antalya Teknokent Yapay Zeka ve Oyun Teknolojileri Hızlandırma Programı Projesi kapsamında Yapay Zeka ve Oyun Teknolojileri Demoday Programı düzenlendi. Bu alanda 1 yıl süren eğitimlere katılan 35 genç girişimci çalışmalarıyla ilgili sunumlarını gerçekleştirdi.
TÜBİTAK tarafından geliştirilmeye başlanan ‘Türkçe Büyük Dil Modeli’ ile yapay zekanın Türkçesinin geliştirmesine katkı sağlanacak, Türk gibi düşünmesine altyapı oluşturulacak.
Bayraktar KALKAN DİHA (Dikey İniş Kalkışlı İnsansız Hava Aracı) 30. uçuşunda gerçekleştirilen sistem tanımlama testlerini başarıyla tamamladı.
HAVELSAN tarafından geliştirilen milli yazılım çözümleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile bağlı kurumların veri depolama ve transfer süreçlerinde görev yapacak.
Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilen Bayraktar TB3, bir test uçuşunu daha başarıyla tamamladı. Milli SİHA, bu defa ‘Tam Yükte Kalkış - İniş Performans Testi’ni geçti.
Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 SİHA, sınıfında dünyanın en iyisi olan yerli elektro-optik sistem ASELFLIR-500 ile yaptığı ilk uçuş testini başarıyla tamamladı.
Baykar tarafından yerli ve özgün bir şekilde geliştirilen Bayraktar TB3 İnsansız Hava Aracı, 23. uçuş denemesini de başarı ile sonuçlandırdı.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığının sahip olduğu 12 denizaltının en modernlerinden biri olan TCG Preveze, limana uğramaksızın 50 gün su altında görev yapabiliyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz