Koronavirüs tedbirlerinde kısmi rahatlama kararları piyasaya canlılık getirirken siyaset arenasını da ateşledi. Antalya’da zaman zaman hararetlenen siyaset atışmaları önceki akşam yeniden alevlendi ve yeni bir boyut kazandı.

İlk önce yerel siyasette ısınma, Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Başkan Vekilliği seçimi ile yaşandı. CHP öncülüğündeki Millet İttifakı, ummadıkları bir anda seçimi AK Partili Meclis Üyesi Abdurrahman Yılmaz’ın kazanması ile sarsıldı.

Akabinde ikinci şok komisyon seçimlerinde yaşandı. 1 gün sonra yapılan İmar Komisyonu seçiminde Millet ittifakı Erkan Demirci’yi aday gösterdi. AK Parti ve MHP ise taktik değiştirip İYİ Partili Barış Bulut’u aday gösterip seçilmesini sağladı.

Yani bir anlamda yerel iktidara muhalefet son dakika golü attı. Bu da Millet İttifakı’nın Antalya’da dağılmaya başladığının ilk göstergesi oldu. Tabi bu hızlı manevralar önümüzdeki günlerde hangi alanlarda olacak beklentisi doğarken ilk haber yine AK Parti’den geldi.

Lider TV’de yayınlanan Ahmet Demir’in hazırlayıp sunduğu ‘Dobra Dobra’ programının ilk konuğu AK Parti Antalya İl Başkanı İbrahim Ethem Taş oldu. Taş, gündeme dair soruları cevaplarken bir konuda adeta pimi çekilmiş el bombasını Millet İttifakı’nın kucağına attı.

AK Parti İl Başkanı Taş, önümüzdeki günlerde Millet İttifakı’nın meclis üyelerinden transfer edebileceklerini ima etti. Hatta daha isim ve adres vermedi ama kulislere göre bir de belediye başkanın partilerine katılacak. Bu geçişler, 18 Haziran’da Antalya’ya gelmesi beklenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ında katılımı yapılacak tören ile olacak.

Bu tarihe kadar Millet İttifakı hayli karışacağa benziyor. Çünkü, bu geçişler gerçekleştiği andan itibaren CHP’li Başkan Muhittin Böcek ve Millet İttifakı Büyükşehir Meclisi’nde azınlığa düşecek. Hal böyle olunca da Böcek’in alacağı kararlar meclisten ya geçmeyecek ya da yapacağı her iş için AK Parti’den onay almak zorunda kalacak.

Neymiş efendim Başkan Böcek’in tabiri ile, ‘Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner’miş!

Bekleyip göreceğiz bu ince hesapları.

BU İŞİN SONU SITMA

Antalya’da havalar ısındı mı o meşhur sivrisinek sorunu hemencecik ortaya çıkıyor. 2-3 yıl öncesine kadar bu sorun asgari seviyeye indirilmişti. Ancak, CHP Büyükşehir’de iş başına gelince sanki sivrisinekler yuvalarından çıktı ve AK Parti’nin öcünü alırcasına Antalyalılara saldırmaya başladı. Nedeni ise bu mahlukatın larva döneminde ilaçlanmaması imiş. Ben değil işin uzmanları öyle söylüyor!

Yahu iki yıldır yaz gelince karpuz kabuğu denize düşünce vızıltı çoğaldı. Hem de ne çoğalma. Uykuları kaçırdı. Eller kollar şişti, çocukların yüzleri kaşımaktan yara bere oldu. Şerefsizler şişirip şişirip firar ediyorlar.  Şikayetler artınca sözüm ona göstermelik sokak arası ilaçlamalar yapılmaya başlandı ama nafile. Bu illet uçkun hale geldiğinde mücadelesi çok ama çok zormuş! En baba ilaç fayda etmezmiş.

Vallahi bu dertten muzdarip olanların hali perişan. Sonumuz ne olacak kestirmek mümkün değil. Umarım korona belasını yeniyoruz derken ‘SITMA’ olmayız. Ama gidişat onu gösteriyor.

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK

Şu koronavirüs illeti bize ‘Her şeyin başı sağlık’ demeyi öğretti. Kısıtlamalar hafifletilince Konyaaltı sahili başta olmak üzere bir çok yer bayram yerine döndü. Ortalık cıvıl cıvıl olmaya başladı.  Şöyle sere serpe kumsala uzanıp güneşlenmeyi bile özlemişiz! Bunun kıymetini bilmek lazım. Öyle bazı şeyleri atıp tutmakla olmuyor işte.

Bu noktada bir arkadaşımın gönderdiği yazarı Uğur Gökbulut olan aşağıdaki şu cümlelerini aktarmak istiyorum sizlere.  “Öğrendin mi İnsan? Şimdi öğrendin mi yalnızlığı, çaresizliği? Dört duvarla konuşup, bir bardak çayla demlenmeyi. Şimdi belledin mi, sahip olduklarına şükretmeyi.

Şu üç günlük dünyada her şeyi dert etmemeyi ve her şeyin ötesinde ‘her şeyin başı sağlıkmış’ demeyi. Seni bir gün yutacak şu topraklar. Üzerinde kibirle yürümemeyi öğrendin mi insan?”

İyi ve sağlıklı hafta sonları.