Bugün sizlere Türkiye’de her ihalede yaşanabilecek ama bu farklı bir usulsüzlüğün perdesini açıyoruz Lider Medya olarak. Gazetemizin manşetinde ayrıntılarını okuyacaksınız.

Türkiye’ye adını ‘Noter Onaylı Aşk Skandalı’ haberi ile duyuran ve ardından da 669’ncu Elmalı Yağlı Güreşleri’ndeki skandallar dizisine imza atan Elmalı Belediyesi’nde skandallar bitmek bilmiyor.

Yalnız bu öyle böyle bir skandal değil. Elimize gelen dosyaya göre tam bir dizi. Ondan dolayı ‘perdeyi açıyoruz’ ibaresini kullandım yazımın başlığında. Bugün sadece birinci bölüm var.

Hani uzun zamandan beri Elmalıların konuşup ama bir türlü dillendiremedikleri Elmalı Kent Meydanı Projesi’ndeki usulsüzlük ve çarpık ilişkiler ağı.

İşte Lider Gazete, bu olayın perde arkasını araştırdı ve saklanan, gizlenen gerçekleri bir bir ortaya çıkardı. Dizide neler yok ki. Sahte evraktan tutunda, evrakta tahrifata kadar, resmi kurumların yanıltılmasına kadar. Tam bir skandal.

Efendim geçen yıl bu zamanlar yani ekim ayında Elmalı’da ‘Rezidans İhalesi’ olarak bilinen Elmalı Kent Meydanı Projesi ihalesi yapıldı. Yapıldı yapılmasına da, ne hikmetse ihaleye tek bir firma katıldı!

Ankara menşeli HSY Yapı İnşaat A.Ş. ve TAM ER İnşaat Taahhüt Turizm İnşaat A.Ş., ihaleyi tek başına kazandı. Ancak asıl iş bundan sonra yaşandı. Yapılan ihbarlar ve suç duyuruları ile ortalık harman yerine döndü.

İhale için verilen teminat senedi ve teyit yazılarının sahte olduğu iddia edildi. Teminat mektubunun sahte olduğunu söyleyen sigorta şirketi suç duyurusunda bulundu.

Bu gelişmelerden haberi olan Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk’ün acilen ihaleyi iptal etmesi gerekirken tam aksine olayları gizlemesi dikkatlerden kaçmadı. Ne için yaptı bilinmez!

Yalnız evrakları incelediğimizde, bu işin içinden çok çapanoğlu çıkacağa benziyor. Elmalı Cumhuriyet Savcılığı suç duyuruları ve çıkan haberleri kulak arkası etmezse ki edeceğini sanmıyorum çok kişinin canı yanacaktır bu işten.

Çünkü; ihale sürecinde yer alan memurların olaydan haberdar. Başkan Öztürk’ü uyarıyorlar ama dinleyen kim? Dinlemez tabi adam aşk meşk peşinde. Bir oradan bir buradan asılıyorlar yakasından. Neye bakacağını şaşırmış garibim.

Ben bugünlük yazımda bu kadar bahsedeyim bu olaylardan. Gerisini haberden ve daha sonra günlerde yayınlanacak haberlerden okuyun derim. Her biri ayrı bir heyecan dolu.

İTTİFAKTA GİZLİ HESAP

Antalya’nın atanmış CHP İl Başkanı Nuri Cengiz, AK Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş’a cevap vereyim derken asli işlerini unutuyor. Millet İttifakı gemisi su alıyor batmak üzere haberi bile yok.

Zaten aynı ittifakın İYİ Parti cephesine bakacak olursak durumları daha vahim. İstenmeyen bir il başkanı, ona karşı kazan kaldıran belediye meclis üyeleri. Çatlak iki cephede yani.

Geçen hafta gazeteci arkadaşım Ali Buldu, sosyal medya hesabında İYİ Partili Büyükşehir Belediye Meclis Üyeleri ile Büyükşehir Başkanı Muhittin Böcek arasındaki krizi yazdı.

Zaten bu kriz “Geliyor gelmekte olan” sloganı gibiydi. Çünkü İYİ Partili üyeler krizin ilk sinyalini ekim ayı meclis toplantısında kullandıkları oy ve tavır ile ortaya koymuştu.

Bunun nedenin İYİ Partililerin uzun süreden beri Böcek’e ulaşamama olduğu söylendi ama bana göre öyle değil. İYİ Parti İl Başkanı Mehmet Başaran’ın göreve getirilmesinde Böcek’in etkin rol oynaması!

Buna inanan meclis üyeleri kendilerini umursamadığını düşündükleri Böcek'e bu yüzden tavır takınmışlar. Meclisteki tutumları ile de Başaran'ı bypass ettiler. Ama iş bununla bitmedi.

Böcek endişelendi, hemen gardını aldı. Hepsini tek tek aradı fakat bu girişim işe yaramadı. İYİ Partili Meclis üyeleri 'birlikteyiz' tavrından dönmedi. Böcek bu defa da ‘birlikte kahvaltı’ önerisini getirdi. Bu davet kabul gördü ancak tek şartla, İl Başkanı Başaran olmadan.

Böcek bu teklifi kabul etti. ASAT Toplantı salonunda hafta sonunda meclis üyeleri ile bir araya geldi. Ramazan Özen ve Barış Bulut önderliğindeki meclis üyeleri, sorunları tek tek paylaştılar. Hatta öyle laflar edildi ki, tıpkı HDP’lilerin hatırlatması gibi; “Biz olmadan kazanamazdınız.”

Başkan Böcek herkesi tek tek dinleyip not almış her zamanki gibi. El ele olma mesajları vermiş. Hastalığı dönemi içinde “Sizin dualarınızla buradayım” diyerek duygusal yaklaşım sergilemiş. Gönül alınmış sözler verilmiş, birlikteliğin bozulmaması, geminin batmaması için.

Peki sonuçta ne olmuş dersiniz? İYİ Partililere belediyeye işçi alımı için kontenjan sözleri verilmiş! Yani hesap kitap meselesi imiş işin aslı! Öyle kamu yararı falan değil.

Ortaya çıkan manzara karşısında İYİ Parti İl Başkanı Mehmet Başaran ne yapacak acaba? Meclis üyelerine rest mi çeker yoksa iki satır dilekçe ile istifa mı eder? Bekleyip göreceğiz gelişmeleri.

Ama, lakin, fakat, bu ittifak çatlağı gemiye daha su aldıracağa benziyor. Çünkü devamı gelecek gibi. Bir tarafta HDP diğer tarafta İYİ Parti. Hele birde AK Parti’nin son günlerdeki soru yağmuru!

Başkan Böcek’in işi çok ama çok zor görünüyor. Geminin kaptanı kendisi mi atanmış CHP İl Başkanı mı belli değilken su alan gemiyi kim kurtarır bilemiyorum.