Sevgili okurlar, kadınlara yönelik şiddet 2021 yılında da alınan onca önleme rağmen durdurulamıyor. Bazen şiddete uğrayan kadınlar, kendini korumak için meşru müdafaa hakkını kullanmak durumunda kalabiliyor.

Hatırlanacağı üzere Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde geçen 8 Ocak günü bir trajedi yaşandı. Şiddet mağduru 2 çocuk annesi bir kadın kocasını öldürmekten tutuklandı. Başta kadın örgütleri olmak üzere toplumun birçok kesiminden kişinin serbest bırakılmasını istediği bu kadın şayet olayın meşru müdafaa olduğunu ispat edemez ise, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanabilir.

İddiaya göre 2 çocuk annesi 11 yıllık evli Melek İ., servis şoförlüğü yapan kocası Ramazan İ.’nin sabaha kadar işkencesine ve tecavüzüne maruz kalmış.  Ertesi gün sabah kocası Melek İ.’nin elini kelepçeyle bağlayıp sabah servisini yapıp dönmek üzere evden ayrılmış.

Kocası evden ayrılınca elindeki kelepçeyi çocuklarıyla birlikte çıkarmaya çalışan Melek İ. bunu başaramayınca kolunu gizleyip komşularına “bizim tüfek sizde mi” diye sormaya gitmiş. Tüfeklerinin komşuda olmadığını öğrenince hiçbir şey anlatmadan evine geri dönmüş.

Sabah servisi yaptıktan sonra kocası eve geldiğinde kendisini ve çocuklarını öldürmesinden endişe eden Melek İ. son anda odadaki kuş silahını görünce kelepçeli elleriyle bunu almış. Eşi yanına geldiğinde ise çıkan arbede silah ateş almış.

Meydana gelen olayda karısına şiddet uygulayan servis şoförü olay yerinde can vermiş. Sonra da elleri kelepçeli olarak aldığı kocasının telefonundan 112’yi aramayı başaran Melek İ. silahın ateş alması sonucu kocasının vurulduğunu söyleyip olay yerine ambulans ve jandarmanın gelmesini istemiş.

Olay yerine geldiğinde elleri kelepçeli olarak kan revan içinde kocasının cesedinin yanında bulunan Melek İ.  tutuklanıp cezaevine gönderilmiş. 2 çocuk annesi Melek İ.’nin şimdi de serbest bırakılması için internet üzerinden imza kampanyası başlatılmış.

İmza kampanyasına katılanların sayısı şimdiden 10 bine dayanmış durumda.  Kampanyaya katılanlar, Melek İ.’nin nefsi müdafaa hakkını kullandığı için serbest bırakılmasını istiyorlar. Sonuçta yaşanan trajediden hepimiz etkilendik. Yaşananlara üzüldük.

Atılan imzaların adli sürece bir etkisinin olup olmayacağını zaman gösterecektir.  Fakat benim kanaatime göre şu aşamada adli süreç dosyadaki delil durumuna ve alınan ifadelere göre ilerleyecektir. Olayla ilgili iddianame de buna göre hazırlanacaktır.

Gözaltına alındığında çekilen fotoğraflardan şiddet gördüğü anlaşılan Melek İ.’nin eşini iddia edildiği gibi nefsi müdafaa hakkını kullanarak mı öldürdüğü, yoksa tasarlayarak mı bu eylemi gerçekleştirdiğine ilişkin husus yapılan yargılama sonucu açığa çıkacaktır. Elbette en doğru kararı mahkeme verecektir.

Ama bir taraftan da “Şiddet mağduru Melek İ. sabah eşi evden ayrıldığında durumu komşusuna anlatsaydı, 112’ye haber vermiş olsaydı, nasıl olurdu?” diye düşünmeden de edemiyorum.

Öte yandan şiddet mağdurları 112’yi aramak yerine kimi zaman arkadaşlarını arayıp yardım isteyebiliyor. Fakat böyle durumlar trajik sonuçlara da yol açabiliyor. Antalya’da yaşanmış bir örnek.

Gece yarısı ayrıldığı erkek arkadaşıyla konuşmak için Lara’daki ormanlık alana giden bir kadın burada şiddet görmeye başlayınca tecavüze uğramaktan ve öldürülmekten endişe edip yakın bir erkek arkadaşına telefon açıyor.  

Durumu anlatan kadın eski sevgilisinin alkollü olduğunu da söyleyip bulundukları yerin konumunu atıyor. Gece yarısı gelen telefon üzerine arkadaşını kurtarmaya giden adam olay mahalline gittiğinde çifti kavga ederken buluyor.

Sarhoş sevgili bunun üzerine kadını bırakıp yardıma gelen adama saldırıyor. Kadının eski sevgilisi alkollü olduğu için dengesini kaybedip düşüp yaralanıyor.

Sonra olay yerine polis çağrılıyor. Kadın eski sevgilisinden şikayetçi olmuyor.  Buna karşılık yere düşüp yaralanan alkollü şahıs ise yardıma gelen kişinin kendisini darp edip kemiğinin kırılmasına neden olduğunu söyleyip şikayetçi oluyor.

Sonra ne mi oldu?

Gece yarısı gelen telefonla kız arkadaşını kurtarmaya giden bu genç kasten yaralama suçundan yargılandığı mahkemede davanın ilk duruşmasında 8 ay 22 gün hapis cezasına çarptırıldı. İlk aramamız gereken 112 işte bu nedenle hayati derecede önemli.