Hayırlı günler Türkiye’m... Bugün de çokluk üzerine yazalım bir şeyler. Çokluk deyince aklıma hep Hümeze Suresi gelir. Mal toplayan, onu durmadan sayan kişi için "veyl" yani "vay o kişinin haline" denir. O kişi, malının kendisini ebedileştirdiğini sanır. Oysa onlar hutameye atılacaktır. Hutame nedir, bilir misin? Hutame; Allah’ın tutuşturulmuş ateşidir! O ateş, kırıp geçiren, iliklere işleyen ve insanın orada ebediyen bağlı kalacağı bir azaptır.

***

Evet arkadaşlar, Hümeze Suresi, servetin çokluğu ile övünen kimselerin hüsranlı sonunu anlatır. Haram-helal demeden mal toplayan, onu saklayan, fakirlik korkusuyla cimrilik yapıp muhtaç olanlarla paylaşmayanların acıklı sonundan bahseder. Bu yüzden çok malın, mülkün olması önemli değildir. Çok malın hem dünyada hem ahirette hesabı çoktur. "Azıcık aşım, kaygısız başım" olsun yeter deyin. Bir evin, günlük bir rızkın, düzenli bir gelirin olması; emin olun ki şaşaalı bir zenginlikten daha hayırlıdır.

***

Zenginliği de hırs yapmayın. Kârun da çok zengindi. Hazinelerinin yalnızca anahtarlarını yetmiş deve taşırdı. Çok böbürlenirdi, gösterişi ve ihtişamı severdi. "Bu servet bana, bendeki bilgi ve beceriden dolayı verildi" derdi. Sonuçta, hırsına güvendiği hazineleriyle birlikte yerin dibine gömülerek helak oldu. Unutmayın, "Kanaatten kimse ölmedi; hırsla da kimse padişah olmadı." Ebedi mülkün sahibi yalnızca Allah’tır!

***

Çok çocuğunun olmasıyla övünmek de doğru değildir. Araplar o kadar övünürdü ki, kabirlerinde bile ölen akrabalarını sayarlardı. (Bakınız Tekasür Suresi) Çok çocuğu olan değil, bir çocuğu adam gibi yetiştirmek, büyütmek, ona sorumluluk vermek daha önemlidir. İyilik yapan, dünya ve ahiret sorumluluğunu bilen, ahlaklı, sevgi ve saygıdan haberdar bir evladımızın olması, bizim için en hayırlısıdır.

***

Çok güzel, alımlı, yakışıklı olmak da önemli değildir. Asıl olan karakterdir, Allah ona zeval vermesin. Çünkü her güzellik geçicidir; edep ve fazilet, yani iyi huylar, kalıcıdır. "Güzele kırk günde doyulur, güzel huyluya kırk yılda doyulmaz" derler. Çok güzel biriyle belli bir süre yol alırsınız; ama erdemli, ahlaklı biriyle bir ömür boyu yaşarsınız. Bu yüzden güzellikten çok ahlak ve geçimlilik önemlidir.

***

Çokluğa heveslenmeyin. Geçici dünyanın geçici lezzetlerine aldanmayın, aza kanaat edin. İster kral olun, ister köylü; elinizdekine kanaat ettikten sonra evinizde de huzur varsa, zaten dünyanın en zengin insanı sizsiniz!

***

Başkasının malına da tamah etmeyin. (Tamah: açgözlülük, doymama, mal biriktirme tutkusu.) Efendimiz (SAV) der ki: "Hiç ölmeyeceğini zanneden biri gibi dünyaya çalış; yarın öleceğini zanneden biri gibi de tedbirli ol." Bu denge çok önemlidir, kaçırmayın!

***

Evet arkadaşlar, insanoğlu bu… Açgözlülüğü ve doymaması ile meşhurdur. Bir avuç toprak yeter aslında gözümüzü doyurmaya! O yüzdendir ki bir avuç toprak atılır ölünce yüzümüze... Çokluğun hesabı da, azabı da çoktur.

Dünyadaki mal mülk nesilden nesile aktarılır ama hep dünyada kalır, aldanmayın! Götüreceğimiz sadece beş metre kefen… Elimiz açık, gönlümüz açık, soframız açık olsun...

Sürç-i lisan ettiysem affola. Sağlıcakla kalın! Muhsine bir kul...