Çocuklarımızla iletişim kurmanın önemini hepimiz biliyoruz. İletişimin temeli ise dinlemedir. Dinleme süreci aslında bebek dünyaya geldiği andan itibaren doğal bir süreçte başlıyor. Çünkü bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak, duygu durumunu anlamak için onu dinlemek gerekmektedir. Hal böyleyken ebeveynler, çocukla iletişim kurarken öncelikle dinleme becerilerini kullanmış ve zamanla geliştirmiş de oluyorlar.
***
Çocuklarımızın hayatı tanıma ve anlama dönemi olan ilk
çocukluk döneminde (0-6 yaş), anne babalarını örnek aldıklarını hep söyleriz.
Annenin hayata bakışı, ses tonu, umutsuzlukları, gülümsemeleri, hatta dinlediği
şarkılar bile özellikle kız çocukları tarafından örnek alınıyor. Babaların gür
sesleri, sınırları, hayatı yorumlama şekli, trafikteki halleri ve daha birçok
özelliği de erkek çocukları tarafından rol modelleniyor.
***
Hiç şüphesiz, çocuklarımızın erken çocukluk döneminde olumlu
tutum ve davranış kazanmalarını isteriz. Nitekim bu dönemde kazanılamayan
olumlu davranışlar, sosyal hayatın daha çok ön planda olduğu 7+ dönemde
sıklıkla çatışma olarak karşımıza çıkar.
***
Doğru iletişim dilini zamanında öğrenememiş hemen hemen her
çocuk, sonrasında anne, baba, arkadaş ile iletişimden kaçınır hale gelir. Bunun
için biz ebeveynlere düşen en önemli sorumluluklardan birisi, doğru iletişim
kurabilmeleri için onları her koşulda dinlemektir.
***
Çocuğumuzu dinlediğimizde, onu ve duygularını olduğu gibi
kabul ettiğimizi hissetmesini sağlarız. Etkin bir şekilde dinlenen çocuklar,
duygularını ve kendilerini daha çok fark eder ve olası problemlerde çözüm
yoluna daha rahat ulaşırlar.
Bu tür yaşantıların sonucunda çocuk, anne babası tarafından
koşulsuz bir şekilde kabul edildiğini, sevildiğini hissettiğinden rahatlar ve
duygularını ifade etmekte artık daha rahattır.
***
Ebeveyn ve çocuk arasında zamanında kurulan olumlu bağ, o
çocuğun yetişkinlik döneminde kendi ebeveynliğine de olumlu yansıyacaktır.
Bunun bir döngü olduğunu unutmamak gerekiyor.
Çocuklarımızı gerçekten dinlediğimizde, kendilerini ifade
etme becerilerini de desteklemiş oluruz. Özgüven duygusu artan çocuğun benlik
saygısı da gelişir. Peki, ya onları dinlemediğimizde bıraktığımız izler?
***
Dinlenmediğini fark eden çocuk, ciddiye alınmadığını kısa
sürede anlar. Düzenli olarak ebeveynleri tarafından dinlenmeyen çocuk, yersiz
savunma geliştirir. İş birliğine uzak durur, akran iletişiminde de sorun yaşar.
***
Tüm bunlar göz önüne alındığında, aslında çocukları duymak
yetmez; can kulağıyla dinlemek gerek diye düşündüm. Çocuklarımızı dinlerken,
onlarla göz kontağı kurmayı atlamayalım, olur mu? Sevgiyle.
24.04.2025 - 09:00
19.04.2025 - 09:00
01.04.2025 - 09:00
20.03.2025 - 09:00
04.03.2025 - 09:00
03.02.2025 - 09:00
20.01.2025 - 09:00
BİR CEVAP YAZ
E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir