Hain İslam düşmanı Masonik yapılanma 1962 kuruluşlu silahlı FETÖ terör örgütünün darbe girişimi üzerinden seneler geçti. Bu süre içinde Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz tüm birimleri ile elinden geldiği kadar imanları nispetinde Fetöcülere göz açtırmadı mücadele etti ve mücadele etmeye devam ediyor.
***
Fakat biz millet olarak bu mücadele Devletimizin yanında ihbar ve ifşalar ile adli ve idari mercileri meşgul etmek sureti ile ne kadar katkımız oldu veya oluyor veya bu mücadeleyi yürüten 15 Temmuz şehit aileleri ve gazileri ile ne kadar iç içe olduk bunun muhasebesini kendimizde yapmamız gerekiyor.
Zira delil yetersizliğinden veya hukuki skandallar neticesinde bylockculardan, KHK’lı fetöcülerden, Fetönün askeri yapılanmasından çeşitli gerekçeler öne sürülerek serbest bırakılmaya başlandı. Fetöcülere idam yasası çıkar mı çıkmaz mı diye tartışma yapılırken şuan serbest bırakılmalarını tartışmaya başladık. Hapisten çıkarılan her bylockcu ve fetö hükümlüleri 15 Temmuz Şehid aileleri 15 Temmuz gazileri başta olmak üzere Fetö ile mücadele eden milletimizi derinden yaralamaya üzmeye başlamıştır.
***
Fetö ile mücadelede şehid aileleri ve gazilerimize mikrofon tutulmalı onların bu mücadelede beklentileri dinlenilmeli ve yetkili makamlarımız onlarında yüreğini ferahlatacak ciğerlerini soğutacak adımlar atmalılardır.
Diğer bir konu fetö mahrem bir yapı olduğu için hava gibi olduğu için yaptıkları her hainliğe bir kılıf buldukları için bu örgütün işleyişi hakkında milletimizin detaylı bir şekilde bilgilendirilmesi konunun ehilleri tarafından gerekirse Milli Eğitimden başlayarak yapılmalıdır. Bu konuda en fazla tecrübe bilgi belge ve birikime sahip olan isim Nurettin Veren’dir. Bu konuda bugüne kadar yazdığı kitaplar yaptığı programlar enlemesine boylamasına masaya yatırılıp işlenmelidir.
***
Sosyal medya üzerinden Fetö ile Mücadele Teşkilatı ismiyle faaliyet yürüten emekli emniyet personelleri ve 15 Temmuz gazileri ve bu örgütten ayrılan itirafçıların beyanları derinlemesine incelenmelidir.
Fetö ile mücadele sadece cennet vatanımız Türkiye için değil tüm insanlık içinde olmazsa olmaz bir mücadele haline getirilmelidir. Çünkü Fetö insanların manevi ve dini duygularını inançlarını sömürerek kendilerini Fetöcü ismiyle değil de farklı islami dernekler gruplarmış gibi tanıtarak geldiği için Fetö’ye karşı olan insanların dahi gardını kırıp sızma harekatına devam etmektedir.
***
Bu örgüt insanların Dünya hayatı ile yetinmeyip ahiret hayatlarına da ipotek koyup ebedi cehennemi o insanlara yaşatabiliyor. Bunun dışında Fetö hükümlüleri ve mahkumlarının aileleri rahat rahat eylem söylem içine girerek toplumun sinir uçları ile oynuyorlar. Bu konuda da devletimizin tedbir ve önlemleri ivedi alması gerekmektedir.
Son yaptığım saha çalışmasında 2019 yılından itibaren Türkiye’de çeşitli vakıflar ve dernekler üzerinden Fetö’nün dinler arası diyalog faaliyetlerine hız verildiğini gördüm bunun belgelerini çeşitli platformlarda kamuoyu ile paylaştım adli ve idari mercilere sundum sunmaya devam ediyorum.
SON SÖZ
Bu vesile ile hain fetö darbe girişimi sonrası Şehid olmuş ve gazi olmuş tüm vatan evlatlarına minnettarım haklarını bizlere helal etmeleri için onların akıtılan her damla kanın hesabını sormaya azmedeceğiz. Allah onlardan ve mücadele edenlerden razı olsun.
