Ligin başından beri aynı kadroyu tercih eden Ömer Hoca, Anderson’un yokluğunda Augusto’yu solda Carlos Eduardo’yu forvette ve Hadergjonaj’ı sol bekte değerlendirdi. Hemen hemen aynı kadro ile sahadaydık yani. Çok ufak değişiklikler bir şey farketmedi ve aynı oyun ile sahadaydık. Hücum aksiyonlarımız yine yetersiz ve düzensizdi. Kontra ataklar dışında pozisyon bulamadığımız Pendikspor’un da kötülüğü ile sıkıcı bir ilk yarıyı geride bıraktık. Sanki iki haftadır olduğu gibi yine 0-0 bitecek bir maç gibiydi. Son dakikalarda bireysel bir hareket ile penaltı kazandık ama bu sezon skora çok çok uzak olan kaptan Efecan penaltıyı kaçırdı. 

İkinci yarıya da iki takım da aynı şekilde başladı ve maç aynı sıkıcılıkla devam etti. Penaltı dışında heyecanlandığımız bir an olmayan maçta yine savunmalar çok iyiydi. Elbette hücum konusunda gelişmemiz lazım ama savunma konusunda ligin bile üstündeyiz diyebilirim. Elbette ligin kalbur üstü takımlarının karşında bu düzeni görmek lazım. Sadece savunma ile bu sezon bitmez. Keşke ileriye bir iki isim daha takviye yapılsa ama olmayacak gibi. Belki son günlerde bir fırsat transferi yakalarız. Eğer transfer olmazsa Ömer Hoca’nın acilen hücum atraksiyonları geliştirmesi ve takıma adapte etmesi gerekiyor. 

Son dakikalarda gelen gol ile tamam iyi kötü 3 puan aldık derken, Pendik ekibinin artık alışkanlık haline getirdiği gibi son dakika golünü atarak maçını üçüncü kez 1-1 bitirdi. 4 maçta 6 puan orta sıralar için bile yetersiz. Beraberlik elbette önemli ama 3 puanlı sistemde bazı şeyler için 1 puan yetersiz. Ben bu takıma güveniyorum ve inanıyorum. Umarım bu inanç boşa çıkmaz. Bu maç  tek kelime ile yazık oldu şeklinde özetlenebilir.