Ağırlık altın kale, hafiflik başa bela. Hafifliğin yeğni olanın yeri olmaz. Bir ortamda boş konuşmak, her şeye cevap verip her konuda bilgisi olmadan fikri olmak doğru bir şey değildir. İnsanlar mecburen seni dinler, o da zulüm gibi olur.
Çok konuşanlar fazla bir şey bilmez, çok bilenler fazla bir şey konuşmaz. İnsan kendini sürekli geliştirmeli ve anlattığı dinlenilmelidir. Bilgiyi ve yaşadığı doğruları konuşanlar can kulağı ile dinlenir ve konuşmaları da etkili olur. Günümüzde en büyük güç bilgi ve doğru olmaktır.
Bazı anneler evladını emzirmez, vücudum bozulmasın der. Bazı evlatlar da anneyi emmez. Fakat bazı evlatlar da 3-4 yaşına vardığı halde anneyi emmeyi bırakmak istemez. Sıkıntılı bir zamanda yapılan yardım ile haksız yere yapılan zulüm asla unutulmaz.
Yabani ağaçları aşılamadan iyi verim alınamaz. Çocuklarımız da insanî ve İslamî bir şekilde eğitilip terbiye edilmeden saygın toplum yetişmez. Toplumlar için 100-200 senelik projeler hiçbir şey değildir. Ülkemizin en büyük eksiği çocuklarımıza sadece ders öğretilmesidir. İyi insan olmanın altı doldurulmalıdır.
Evler ışıksız, Müslüman namazsız olmaz. Fırsatı olduğu halde Yatsı Namazını vaktinde kılmayıp gece Teheccüdle beraber kılarım zannı ile yatan Sabah Namazına da kalkamaz. İnsan nefsine ve şeytana uyunca ezan kulağına girmez, ibadetle hiç ilgilenmez. Abdestsiz olan Kur’an’a dokunamaz.
Vatan vücut gibidir. Vatanın anası, yavrusu olmaz. Kıbrıs Türkü adanın azınlığı olamaz. Her şey vaktini bekler, hiçbir gül vakti gelmeden açmaz. Her gün güneş vakti gelmeden doğmaz. Türk askeri teslim olana ateş etmez. Sarıkamış faciasını düşünün, acının coğrafyası olmaz.
Kur’an’a, sünnete, ahkam-ı şeriyeye aykırı her şey batıldır. Zinanın, ribanın, haram yemenin, şeriata aykırı işler yapmanın sonu iyi olmaz. Yüce Mevlamızın bizlere verdiği aklı doğru kullanmalıyız. Develerin kuvvetli hafızası ile fırtınalarda kum tepelerini değiştirmesine rağmen çöllerde yolunu şaşırmaz.
KARA TOPRAK
Şaşılacak şey şudur ki, ölümlü vücut ölümü unutur ve bunun lafını bile etmez (6074). Gözü aç insan kara toprak gözüne doluncaya kadar mala doymaz (5390) Üç ayak üzerinde olan hiçbir şey yana meyletmez. Her üçü de dik durdukça taht sallanmaz (802). Yusuf Has Hacib
