Sevgili okurlar, Rusya ile Ukrayna arasındaki kriz gün geçtikçe daha da derinleşiyor. Batı’nın desteğini arkasına alan Ukrayna, Rusya’yı işgalcilikle suçluyor. Rusya ise Donbas bölgesinin Rusya’nın bir parçası olduğunu iddia ediyor.
***
Bu da tansiyonun daha da yükselmesine yol açıyor. İki ülke arasındaki sorunun çözülmesi için arabuluculuğa soyunan Türkiye’nin bu girişimlerinden şu ana kadar sonuç alınabilmiş değil.
***
Öte yandan NATO üyesi Türkiye’nin her ne olursa olsun tarafsızlığını korumasında fayda var. Zira Türkiye’nin sıcak bir çatışmada taraf olması her iki ülke arasında telafisi mümkün olmayan derin yaralar açabilir.
***
2015 yılında yaşadığımız uçak krizi daha dün gibi ortada. 1950'li yıllardan sonra ilk kez bir NATO üyesi ülke tarafından doğrudan bir Rus uçağının düşürülmesi olarak tarihe geçen bu olayla ilgili bir sürü iddia ortaya atıldı.
***
Bu uçağın FETÖ’cüler tarafından düşürüldüğünü iddia edenler oldu. Bu iddiada doğruluk payı var mı bilmiyorum ancak bu uçak krizinin hasarını iki ülkenin liderinin sağduyulu yaklaşımları ile yeni yeni atlatabildik. Öte yandan dünyada FETÖ ile mücadele eden ilk ülke Rusya’dır.
***
2000’li yılların başında FETÖ okullarının bir proje olduğunu tespit edip kapatan Rusya’yı o günlerde hiç dikkate bile almadık. Yoksul öğrencilerin barınma sorununu çözüm getirmek için camilerden bağış toplayarak yola çıkan bu örgütün ABD ve İngiltere adına ajanlık yaptığı, bazı darbe girişimlerine karıştığına dair 2006 yılında yayınlanan haberler internet sitelerinde halen duruyor.
***
Bakın Türkiye’deki 15 Temmuz darbe teşebbüsünden 10 yıl önce bu örgütün nasıl bir yapılanma içinde olduğunu tespit eden Ruslar şimdi NATO ile karşı karşıya getirilmeye çalışılıyor.
***
Bir NATO üyesi olan Türkiye’de bu savaşın tarafı yapılmak isteniyor. Öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise Afrika ülkelerini tek tek ziyaret ederek bu kıtadaki bazı ülkelere Türkiye Cumhuriyeti’nden bile önce giden Fetullahçılarla mücadeleyi sürdürüyor.
***
FETÖ yapılanmalarına son veren ülkelere tek tek teşekkür ediyor. Cumhurbaşkanı son Afrika gezisinde de bu konuda açıklamalar yaptı. Kongo’ya, Senegal’e teşekkür etti. Öte yandan Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimden hiç kuşkusuz uçak krizinde olduğu gibi yine en fazla Antalya turizmi etkilenecektir.
***
Antalya’da yaşayan yığınla Rus ve Ukraynalı da bu gelişmeleri kaygıyla izliyor. Nitekim 2014 yılında Rusya ile Ukrayna arasında Kırım yüzünden kriz patlak verdiğinde Antalya’da yaşayan Ukraynalı kadınlar, Rusya’nın Kırım’la ilgili politikalarını Rusya’nın Antalya Başkonsolosluğunun olduğu Karaalioğlu Parkı’nda protesto etmişti.
***
Rus Konsolosluğunun yakınında bulunan parkın girişinde toplanan Ukraynalı yaklaşık 100 kadına, Antalya’daki Kırım Türkleri Platformu üyeleri de destek vermişti.
***
Çoğu Türklerle evlenip Antalya’ya yerleşen Ukraynalı gelinlerden oluşan eylemciler iki ülke halkları arasında bir sorunun olmadığını, yaşanan olayların tamamen politik olduğunu iddia etmişti.
***
Bu eylemin ardından ben de Antalya’daki Rus ve Ukraynalı kadınları bir araya getirmiştim. Birbirlerine sevgi ve saygılarını göstermek için birlikte ekmeği tuza banıp yemişlerdi.
***
SON SÖZ
İki ülkenin halkları Antalya’da kardeşçe yaşamaya devam ediyorlar. Özetle Dostumuzu ve düşmanımızı çok iyi bilmemiz; safımızı ona göre belirlememiz gereken bir süreçten geçiyoruz
