31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri’ne 33 gün kaldı.

Sayaç tıkır tıkır ilerliyor.

Adaylar gece gündüz demeden oradan oraya koşturuyor.

Oy meselesi mühim tabi…

Seçim heyecanı adaylar açısında oldukça had safhada ama seçmen tarafından bakınca pek de öyle görünmüyor.

***

Yerel seçimler Türkiye’de hep farklı bir yer edinmişti.

Genel seçimlere kıyasla yerel seçimler vatandaşa daha çok yansıyan seçimlerdir.

Daha önceki yazımlarımda da bunu çok kez vurguladım.

Yerel seçimlerde size gerçekten hizmet edecek kişiyi seçersiniz.

Caddelerinizi, sokaklarınızı, parklarınızı, bahçelerinizi yapacak, kentinize kendinden bir şey katacak kişiyi başa getirirsiniz.

Bu noktada aidiyet duygusu önemli tabi, kendini o şehre ait hissetmeyen bir aday asla faydalı olmayacaktır.

***

Türkiye’nin dört bir yanında olduğu gibi Antalya’da da belediye başkan adayları kenti karış karış geziyor.

İlçe ilçe, mahalle mahalle, sokak sokak vatandaşın kapısını çalarak oy istiyorlar.

Bunu yaparken de vatandaşa ne hizmet götüreceklerini yani vaatlerini anlatıyorlar!

Kimi aday altyapıdan topa giriyor kimi aday ise sosyal belediyecilik üzerinden vatandaşı cezbetmeye çalışıyor.

***

Adaylar seçim öncesi sahada oy toplamaya çalışırken o an aklına ne gelirse onu ‘vaat’ olarak seçmene söylüyor.

Şimdilik her şey yolunda ama ya seçimden sonrası…

Vatandaşa sunulan vaatler gerçek olacak mı?

Bu sorunun cevabını çok merak ediyorum…

***

Ya bir de şunu vurgulamak istiyorum.

Yıl olmuş 2024 halen israf kavramı birileri için hiçbir şey ifade etmiyor sanırım.

Adaylar seçim arabalarını sokaklara salmışlar.

Hadi bunu geçtim seçim arabasını anlarım da bu kağıt israfına ne demeli peki?

Bütün adaylar el broşürlerini sokaklara saçıyor resmen.

Yapmayın artın şunu…

Ben şahsen kuşe kağıda basılan fotoğrafa, altına yazılan iki cümleye kanarak oy vermem…

Vermeyeceğim.

Sanıyorum ki çoğu kişi benimle aynı düşünecektir.

Teknoloji gelişti, sizi tanımak isteyen seçmen zaten sosyal medya hesaplarınıza girip inceliyor.

Broşür dağıtınca sağa sola ilan yapıştırınca seçim kazanmıyorsunuz aksine bence 1-0 geriye düşüyorsunuz.

Tamamen şov mantığıyla yapılan bu israftan çok rahatsızım.

***

Şovu bırakıp vatandaşı yüz yüze ikna etmeye, yapıcı vaatler sunmaya davet ediyorum bütün adayları.

Sağa sola astığınız afişlere, dağıttığınız broşürlere harcadığınız parayı daha anlamlı kullanmanızı rica ediyorum.

He illa bir yerlerde kendinizi göstermek mi istiyorsunuz.

O zaman sponsorlu reklam çıkın sosyal medyalarınızdan, emin olun daha fazla kişiye ulaşacaksınız bu şekilde.

Çıkın bir esnaf lokantasına gidin ya da köy kahvesine, vatandaşla karşılıklı oturun bir çay için.

Bu şekilde daha iyi kendinizi anlatacaksınız.

***

Anlayacağız boş işlere bu vatandaşın artık karnı tok.

Vatandaş hizmete, gerçek belediyeciliğe, sosyal belediyeciliğe aç…

O yüzden hizmet vadedin ama yapacağınız hizmeti vadedin ki başa geçtiğiniz zaman vatandaş ‘buna bir daha oy moy yok’ demesin.

Kalın sağlıcakla…