17.07.2025 - 23:25
YAYINLANMABurdur Devlet Hastanesi’nin bahçesinde bir rögar kapağı… Araçlar yolun tam ortasına yapılan bu demir kapağın üzerinden geçerken çevredekiler irkilerek bir rögar kapağına, bir kimseye bir şey oldu mu diye çevreye bakıyor. Yüksek metalik sesi bırakın rögar kapağı yerinden fırlayacak gibi. Otomobil ya da yakınında bulunan insanlar için büyük tehlike. On gün kadar sonra hastaneye tekrar gidiyorum. Hayret, manzara aynı! O kadar gün geçmiş, hastanenin yetkililerinin umurunda olmamış…
***
Aynı bahçede tamamen kurumuş bir çam ağacı, her an devrilebilir. Birilerine zarar verebilir olması yine yetkililerin dikkat veya yetki alanı dışında(!) Antalya’da Çallı’dan Burdur yoluna ilerliyorsunuz. Yol boyu sol şerit üzerine yapılan rögar kapaklarının üzerinden kanguru gibi sıçrayarak ilerliyorsunuz. Mühendislik hatası mı, hatalı mühendis becerisi mi? Layık olanı değil de adam kayırmacılıkla kişileri işe alır, iş başına getirirseniz beceri de duyarlılık da beklemiyorsunuz demektir.
***
Benden iki örnek, yüzlercesini sizler de yaşayarak görüyorsunuz. Tencere dibin kara, seninki benden kara deyip çoğaltabiliriz de çoğaltabiliriz bu gariplikleri. Böyle gelmiş böyle gider mi diyelim yoksa kendimize gelip bu saçmalıklara bir son vermeli deyip sağduyu erdemini mi sete dönüştürmeye başlayalım?
***
Değerlerimizin yozlaşmasıyla nasıl ki ahlaksızlık olarak algılanan davranışlara toplumumuz alışmaya başladı; nasıl ki hırsızlığa, yolsuzluğa, adam kayırmaya eskiden olduğu gibi nefretle bakmayı unuttu, yapmamız gerekeni mış gibi yapmak normal karşılanır hâle geldiyse döngüyü doğru düzlemine oturtabiliriz hatta amaca ulaşmak için mesafeyi kısaltabiliriz.
***
Bireyden yani kendimizden başlayarak dalga etkisiyle çoğunluğa ulaşabilir ve çoğunluk arzusunu kalıcı hâle getirecek kahramanlar çıkarabiliriz. Unutulmasın ki başaramayız dersek çaba sarf etmeye gerek kalmaz zira inanmadan yola çıkılan her gaye başarısızlıkla sonuçlanır. Başarıya olan inancın yoldaşı kararlılık ve azimdir ki sonuç başarıdır. Velev ki başaramayalım, bu uğurda çaba gösterip nefes tüketmek insana huzur, mutluluk vermez mi?
Her olayda adaletin üstün tutulduğu, herkesin görevini layıkıyla yaptığı bir ülkede yaşamayı istemiyor muyuz yoksa? Bir düşünelim, adaletin ve liyakatin öncül olduğu bir ülke, insanına neler kazandırır diye?
***
Öyle bir ülke ki vergi kaçıran yok, çalan yok çırpan yok, yalan yok talan yok… Herkes hakkına razı çünkü adam kayırma yok, sen ben yok… Herkes istediği ama yeteneği ölçüsünde bir işle meşgul dolayısıyla işinden aşından memnuniyetsizlik yok… Memur, amire haset etmiyor zira o makama kanat takıp gelmek yok… Yoksul ile varlıklı arasında yaşam dengeli bu sebeple aralarında kin yok, horgörü yok… Evi yaşanabilir, sokakları temiz, beldesi bayındır, ülkesi kalkınmış bundan ötürü bireysel hakkına tecavüz yok… Başkaca aklınıza iyiliğe dair ne gelirse yerli yerinde; ne gelirse aklınıza kötülüğe dair, ona sebep olacak insan yok, ortam yok…
***
Kim istemez ama böyle bir ülke yok. Biz yaşadığımız ülkemize bakalım, bu değerlerle donanmış bir ülke olmak mümkün mü diye? Bence mümkün. Elimizde sihirli değnek yok ama herkes işe kendisini düzeltmeyle başlarsa iyilerin çoğunlukta olacağı yakın bir zamanda birileri çıkar ve değerler manzumesi ile örer güzel ülkemizi. Dalga etkisi önemli…
***
Martin Luther King’e kulak verelim: “Eğer sizden sokakları süpürmeniz istenirse Michelangalo’nun resim yaptığı, Beethevon’un beste yaptığı veya Shakespeare’in şiir yazdığı gibi süpürün ki gökteki ve yerdeki herkes durup ‘Burada işini çok iyi yapan, dünyanın en iyi çöpçüsü yaşıyormuş.’ desin.”
Tekilden çoğula, bireyselden genele…
08.07.2025 - 00:18
28.06.2025 - 00:13
16.06.2025 - 22:33
08.06.2025 - 00:08
28.05.2025 - 00:08
19.05.2025 - 00:09
08.05.2025 - 00:11
29.04.2025 - 00:06
17.04.2025 - 09:00
07.04.2025 - 09:00
27.03.2025 - 09:00
17.03.2025 - 09:00
07.03.2025 - 09:00
28.02.2025 - 09:00
18.02.2025 - 09:00
08.02.2025 - 09:00
27.01.2025 - 09:00
18.01.2025 - 09:00
07.01.2025 - 09:00
27.12.2024 - 09:00
17.12.2024 - 09:00
07.12.2024 - 09:00
27.11.2024 - 09:00
17.11.2024 - 09:00
07.11.2024 - 09:00
27.10.2024 - 09:00
17.10.2024 - 09:00
07.10.2024 - 09:00
29.09.2024 - 09:00
17.09.2024 - 09:00
07.09.2024 - 09:00
27.08.2024 - 09:00
17.08.2024 - 09:00
07.08.2024 - 09:00
27.07.2024 - 09:00
17.07.2024 - 09:00
07.07.2024 - 09:00
27.06.2024 - 09:00
17.06.2024 - 09:00
07.06.2024 - 09:00
27.05.2024 - 09:00
17.05.2024 - 09:00
07.05.2024 - 09:00
27.04.2024 - 09:00
20.04.2024 - 09:00
07.04.2024 - 09:00
27.03.2024 - 09:00
17.03.2024 - 09:00
07.03.2024 - 09:00
27.02.2024 - 09:00
17.02.2024 - 09:00
07.02.2024 - 09:00
27.01.2024 - 09:00
17.01.2024 - 09:00
07.01.2024 - 09:00
27.12.2023 - 09:00
16.12.2023 - 09:00
06.12.2023 - 09:00
27.11.2023 - 09:00
16.11.2023 - 09:00
10.11.2023 - 09:00
27.10.2023 - 09:00
17.10.2023 - 09:00
07.10.2023 - 09:00
27.09.2023 - 09:00
17.09.2023 - 09:00
07.09.2023 - 09:00
27.08.2023 - 09:00
16.08.2023 - 09:00
07.08.2023 - 09:00
26.07.2023 - 09:00
17.07.2023 - 09:00
07.07.2023 - 09:00
27.06.2023 - 09:00
17.06.2023 - 09:00
08.06.2023 - 09:00
BİR CEVAP YAZ
E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir