Cumhurbaşkanlığı seçimi bitti. Herkes tam HUZURA kavuşacak, siyasette UHULET ve SUHULETE erecek diye düşündük. Yanılmışız. Tıpkı PROPAGANDA döneminde yanıldığımız, yanıltıldığımız gibi. Daha dünkü yazımda kazananın da, kaybedenin de bir MUHASEBE yapıp eteğindeki TAŞLARI dökeceğini belirtmiştim. Vallahi bu HESAP KİTAP işleri beklediğimden de erken oldu.

Dün SİYASET dünyasında baş döndürücü bir TRAFİK, olaylar SİLSİLESİ yaşandı. Hatta bu trafik önceki akşamdan başladı. CHP Genel Merkezi’ne asılan ‘BEN KEMAL GELİYORUM’ pankartı indirildi. Bu da ‘İMDAAAT BEN KEMAL İNDİRİLİYORUM’ esprileri yapılmasına neden oldu.

Yeter ki biri KAYBETMEYE görsün. Hurraaaaa etrafındaki yalancı pehlivanlar ÇİL BÜLÜCÜ gibi dağılıveriyor. KEMAL KILIÇDAROĞLU’nun etrafındaki yala ŞÜREKÂSI da aynen böyle yaptı. Ben gördüklerimi yazayım ve yalancı pehlivanların kim olduklarını siz görün. NEVŞİN MENGÜ, Can ATAKLI, İSMAİL. SAYMAZ, FATİH PORTAKAL, UĞUR DÜNDAR. Ve daha niceleri.

Dünün en önemli gelişmesi bana göre ‘SELO’ lakabı takılan HDP’li ve PKK’nın eli kanlı sözcüsü SELAHATTİN DEMİRTAŞ’ın SİYASETTEN ÇEKİLECEĞİNİ açıklaması oldu. Tabi hiç beklenmedik bu MANEVRA niye yapıldı bilemiyorum. Muhtemelen önümüzdeki günlerde gerekçesi ortaya çıkacaktır. Lakin KANDİL’in verdiği bir talimat olması ise muhtemeldir.

Neyse. Dünün en önemli gelişmelerinden bir diğeri ise UĞUR DÜNDAR’ın, KILIÇDAROĞLU hakkında yazdığı söylediği sözler. Çekilmesine yönelik hatta SİYASETİ bırakmasına yönelik sözleri. Sadece bunlar mı? VAY ANAM VAY. Asıl hareketlilik İYİ Parti’de. CHP’de çatırdamalar sürerken artçı aynı fay İYİ Parti’nin altından da geçmiş olmalı ki MUHALİFLER kazan kaldırmaya başlamış.

Bir tarafta CHP diğer tarafta İYİ Parti’deki kaynama, FOKURDAMA noktasına gelmiş. Dışarı taşmalar başlamış. Her ne kadar A takımları toplantıda yapsa BOŞA ve nafile çabalar gibi. Hani seçimden sonra yani ilk turda yapılan MİLLETVEKİLLİĞİ seçiminde kimin karlı olduğu ortaya çıkmıştı. Bunlar, CHP’den 39 milletvekilliği kapan DEVA, Gelecek, SP ve DP idi.

Bir dönemin KÜÇÜK EMRAH filminden etkilenenler bunlar için ‘KÜÇÜK PARTİLER’ yakıştırması yapmıştı. Küçükler mi büyükler mi bilinmez. Bekleyip göreceğiz. Ancak dün öyle bir gelişmeye imza attı ki bu KÜÇÜK PARTİLER malumun ilanı olarak CHP’den ayrıldı. Yani oradan vekil seçilenler (SIĞINMACILAR) kendi partilerine döndü.

İşte asıl MİLLET İTTİFAKI’nın büyük abisinin hovardaca dağıttığı MİRASTAN payını alıp kaçanlar CHP’nin altına konulan DİNAMİTİ ateşleyip gittiler. Evli evine köylü köyüne. Huzur içinde.

Siyasette yazılıp çizilecek çok şey var. Amma bunlar bile insanın AKLI HAVSALASI ile oynamaya yetiyor da artıyor bile. Daha düne kadar CUMHUR İTTİFAKI’na söylemedik laf bırakmayanlar şimdi kendi iç meselelerinde aynı dili kullanarak GERÇEK YÜZLERİNİ ortaya koyuyorlar.

O onların iç meselesi. Bir de SANATÇI kesimi var. Siyasete tam orta göbeğinden girip VİP tribününden maçı izleyip taktik verenler. Yetmedi DEPREMZEDELER için kin ve NEFRET kusanlar. Dünün bana göre en acı olayı şarkılarını severek dinlediğim LEMAN SAM’ın sanatçı kimliğinin ötesine çıkıp CUMHUR İTTİFAKI’NA oy veren DEPREMZEDELER için sarf ettiği sözler.

Ben onu bunu bilmem. Kim olursa olsun, hangi görüşe sahip hangi inancı savunuyorsa savunsun eğer SANATÇI kimliğine sahipse böyle işlerden UZAK DURMALI. Çünkü kendisini dinleyen veya izleyenler İNANCINA, KİMLİĞİNE veya GÖRÜŞÜNE bakmaz. O’da bakmamalı.

Yoksa toplumdaki birleşme yerine AYRIŞTIRMAYA hizmet etmiş olur. SANAT siyaset için değil TOPLUMUN her kesimi için yapılır ve icra edilir. İşte benimde dün içimi acıtan sarsan olay buydu. 

Bu ülke genelinde durum buyken bir de önceki günden kalan bir FARE meselemiz vardı. Otomobilimi kemirenin FARE değil GELİNCİK olduğunu öğrendik. Şaşırdık! Evin bahçesini ilaçlamaya gelen Antalya Büyükşehir Belediyesi ekipleri söyledi bu GELİNCİK meselesini, “Nereden çıktı bu” deyince aldığımız cevap çok ilginçti.

Dediler ki, “Evin bahçesine kediler için MAMA ve YİYECEK koyuyorsunuz. GELİNCİK yiyecek bulamayınca buna geliyor ve araçlara saldırıyor. Yoksa farenin SUÇU YOK….”

Vallahi İYİLİK mi yapıyoruz KÖTÜLÜK mü bilemedim. Lakin DİKKATLİ olmakta fayda. Gerçi bunların verdiği zarar SİYASETTEN ve SİYASETÇİDEN daha az. Önemli olan bu.