Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta yaşanan 7.7 ve 7.6’lık iki depremin ardından 50 bine yaklaşan can kaybı, binlerce binanın yıkımı. Ama bununla birlikte yıkım böyle kalmadı.

Depremin 1 milyon 800 bin tonluk patlayıcıya eş değer etkisi sadece kilometrelerce uzunluktaki fay hatlarında kırılma yaratmamışa benziyor. Yer yüzeyindeki ile birlikte VİCDANLARDA DA olmuşa benziyor.

Bu KIRILMALAR kimine göre AHLAKİ kimine göre de VİCDANİ. Bana göre ise her ikisinde de KIRILMA yaşanmış durumda. Hatta AKIL KIRILMASI bile var.

Geçen hafta önemli bir konuda, “Ayrıştırmayı Bırakıp Geleceğe Bakmalıyız” başlıklı bir yazıyı kaleme almıştım. Tehlikeli bir olayı ele almıştım.

Yazımda, “Türkiye 100 YILIN FELAKETİNİ yaşarken, yaraları sarmaya çalışırken küçük bir grup bırakın yara sarmayı AYRIŞTIRMA ve FİTNE peşinde. Dertleri başka bunların” demiştim.

Hakikaten öyle. 

Türkiye ilk kez deprem yaşamıyor. 6 Şubat 2023’te yaşadığı boyuttaki depremlerle ilk kez 1999’da da karşı karşıya kalmadı. Tarihin her döneminde ölümcül DEPREMLER yaşamışız.

Sorun, FAY HATLARI üzerinde yaşayan TÜRKİYE’NİN DEPREM gerçeğini bir türlü kabullenmemesinde. Mesele, toplumun DEPREME bakış açışının değişmemesinde.

Her zaman konunun uzmanları anlattı; “DEPREM DEĞİL BİNA ÖLDÜRÜR” diye. Binaların öldürmesine önlem alınabilir ancak bir tek VİCDANLARIN ölmesine önlem alınamayacağıdır.

Bu depremin yarattığı YIKIMIN nedeni AHLAKSA, depremden sonraki çöküntünün nedeni ise VİCDANI yıkımdır, kırılmadır. Bir tarafta AYRIŞTIRMA diğer tarafta başka işler.

Fay hattındaki KIRILMANIN etkisinden midir nedir bilemiyorum VİCDANİ kırılmalarda yüzeye vurmuştur. Kimisi ALEVİ köylerine yardım gitmiyor YALANI ile vicdansızlık yaparken kimi de ALEVİ köylerine uzattıkları yardım eli KIRILAN VİCDANLARI onarma derdinde.

Bu çalışmalar içinde yer alan LİDER MEDYA’nın de içinde yer aldığı ALKOÇLAR Grubu, Malatya’nın AKÇADAĞ köyünde ALEVİ depremzedelerin yaralarını sarmaya çalıştı.

Bunu reklam olsun diye yazmıyorum. Keşke herkes elinden geldiğince AYRIŞTIRMA YAPMADAN bir yerlere yardım elini uzatabilse. Ama VİCDANLARDAKİ KIRILMA sanırım buna engel oluyor.

ALKOÇLAR Grubu, hiçbir KIRILMAYA aldırış etmeden Akçadağ’da bir BARINMA MERKEZİ oluşturdu. Sonra da YEMEK SALONU ve PSİKOLOJİK DESTEK MERKEZİ kurdu.

Ama bazıları ne yaptı? Sosyal medyada KIRILMA ve AYRIŞTIRMA peşinde koştu. Hele hele bu ASRIN DEPREMİNİ ranta çevirmeye çalışanlara ne demeli. İşte asıl KIRILMA burada.

Birçok şehre GEÇİCİ BARINMA için tahliye edilen DEPREMZEDELER bu kez de VİCDANLARDAKİ KIRILMA ile sarsıldı. Özellikle kiralar aldı başını gitti.

Herkes Antalya’daki kiraları örnek gösterirken diğer şehirlerdeki VİCDANİ KIRILMANIN ayıbını örtmeye, gizlemeye çalıştı. Oysaki daha düne kadar bir çok şehir de kiralar düşüktü.

Ama ANTALYA’DA zaten son bir yıldır 8-10 bin lira arasında kiralık daire bulmak neredeyse mümkün değildi. Zaten VİCDANİ KIRILMA bizde bir yıl önce başladı.

Benim acizane tavsiyem, fay kırığından daha tehlikeli olan VİCDANİ KIRILMA için önlem alalım. Devlet öz ellikle kiralar için el atmalı, bölgesel tarife konmalı.

Yoksa bu kırılma devam ederse anırılması güç YARALAR açılacak.

FALEZLERDEKİ TEHLİKE

Türkiye’de yaşanan ASRIN FELAKETİ sanırım akılları başlara getirmemiş. Dün bir arkadaşım tekne turuna çıkıp FALEZLER ÜZERİNDEKİ tehlikeli yapılaşmayı görüntülemiş!

Kaleiçi Yat Limanı’ndan Fener’e kadar. Eskiden yapılanlar ile hala yapımı devam eden binaları tek tek fotoğraflamış. Denize sıfır FALEZLER üzerindeki BETON yığınlarını.

Her yıl denize doğru birkaç santimetre kaydığı bilimsel olarak kanıtlanmış FALEZLERİN üzerine binen yük! Olası bir depremde yaşanacakları düşünmek bile korkutuyor beni.

Antalya’nın 1999 yılında 4’ncü derece deprem bölgesinden 1 ve 2’nci derece DEPREM BÖLGESİ olması dikkate alındığında sanırım FACİA için GELİYOR GELMEKTE OLAN desem yalan olmaz.

Şimdi bu manzara karşısında kim suçlu acaba? Binayı YAPANLAR mı, bunlara RUHSAT verenler mi, yoksa GÖRMEZDEN gelen şehrin YÖNETİCİLERİ mi? 

Dahası var. Falezler delik deşik edilmiş. Hatta bazı kütleler denize doğru kaymış bile. Ama GÖRMEK İÇİN bakmak lazım. Bu da VİCDANI KIRILMAYANLARIN işi olmuş.

Daha birkaç ay öncesi Kaleiçi Yat Limanı’nda çöken mendireğin üzerine yeni bir YANAŞMA YERİ ve PLATFORM yapılmış. Neresinden tutsan elinde kalıyor yani.

Manzara karşısında BÜYÜK TEHLİKENİN görülmesini beklemek SALAKLIK olsa gerek.