Gazetecilik çok zor ve stresli bir meslek. Bu hem çalışan hem de sahibi açısından böyle. Özellikle yerel gazeteler açısından durum daha da vahim.  Bir taraftan ekonomik sorunlarla diğer taraftan da ulusal medya ile uğraşacaksınız. Hele hele günümüzde ayakta durmak ise hayli zor.

Ancak, bu işi adabı ile yaparsanız hem ayakta kalır hem de okunurluğunuz artar. Yoksa kopyala yapıştır ile bu ile bu işler olmuyor.  Bizim işin havası çok. Bu nedenle basının gücünü kullanıp istediğiniz bilgi ya da kişiye daha çabuk ulaşabildiğiniz için herkesin gözü sizin yani bizim üstümüzde.

Yaptığımız haberlerden memnun olan mutlaka vardır. Ancak memnun olmayanların sayısı olanlardan çok daha fazladır. Aslında geçmişte bizler bülten hazırlamak yerine gerçek bir habercilik yapmaya çalıştıysak genellikle yaptığımız işin birilerini rahatsız edeceği bir gerçekti. Tıpkı şimdi Lider Gazete’de olduğu gibi. 

Elbette ki güzelliklere de yer veriyoruz sayfalarımızda. Yaptığımız işin ve sonuçlarının birilerini etkileyeceğinin bilincindeyiz. Sorumluluk anlayışımız toplumun doğru bilgilendirilmesine, eğitilmesine katkıda bulunmayı gerektiriyor. Ve bizler de bu bilinçle hareket etmeye çalışıyoruz.

Bizler her gün büyük özverilerle, streslerle halk için gazete çıkarırken ne yazık ki birilerinden çok çirkin davranışlarda görüyoruz. Kimi küfrediyor kimi de işine gelmediği haber için bizi “CAHİLLİKLE” suçluyor. Bu davranışları gösterenler genellikle ya siyasiler, ya da kendini kaf dağında gören sonradan görmeler ya da yardakçılar oluyor.

Ama LİDER GAZETE’nin genç ama sözüm meclisten dışarı CAHİL ekibi cahilane işlere imza atmaya devam ediyor. Pırıl pırıl gazete, ses getiren haberler daha çok vatandaşımıza ulaşsın diye 19 ilçede bayilerden dağıtılmaya satışa başladı.

Dün 19 ilçe, yarın bölge derken işin sonunun nereye varacağını kestirmek zor gibi görünüyor. Çünkü bizim LİDER GAZETE’NİN CAHİLLERİ yayılmayı kafaya koymuşlar bir kere.

Eeee. Ne diyelim. Allah yollarını ve yolumuzu açık etsin.

CHP’DE MECLİS KRİZİ

Her oturumu kavgalı gürültülü ve krizlerle geçen Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Haziran oturumunda da tablo değişmedi. Bu kez CHP kendi içinde kriz yaşadı. Gündem görüşmeleri başlarken Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın salonu terk etmesi kriz olarak yorumlandı.

Gündemin 26’ncı maddesinde yer alan ve Kaleiçi ile ilgili koruma amaçlı plan revizyonu görüşüldü. CHP’nin teklifine karşılık yapılan oylamada şaşırtıcı bir şekilde 43 evet oyuna karşılık 45 hayır oyu çıktı.   İYİ Parti'den Barış Bulut ve Mehmet Yüksel Cumhur İttifakı ile ortak hareket etti. AK Partili Nafiz Tanır ile Başkan Böcek oy kullanmadı. Böcek, muhalefete “Bende sizin gibi düşünüyorum” diyerek kime mesaj verdi anlaşılmadı!

Bir türlü meclis gündemine taşınmaktan bıkılmayan Konuksever Mahallesi’ndeki AVM alanı kafaları karıştırdı. Ancak mecliste görüşülmeden komisyona havale edildi. Mecliste dikkatimi çeken bir diğer konu ise 150 milyon liralık borçlanma yetkisi. 135 milyon lirasının Temmuz ayı içinde raylı sistem ödemesi oluğu açıklandı. Özel bankalardan da kredi çekileceği belirtildi ama benim içime sinmedi.

5 BİN VAKAYA DÜŞÜLDÜ

Koronavirüs tedbirlerinin işe yaradığı ve hedef olarak konulan 5 binli rakamlara dün ulaşıldı. Benim tek korkum ise kademeli normalleşmeyi yine yanlış anlamakta. Çünkü birkaç gündür Kaş’ta yaşanan eğlence görüntüleri sosyal medyaya yansıyınca gözüm korktu. Yine bu işi iyi kullanmadığımız ayan beyan görüntülere yansıdı.

Yahu arkadaşlar, gençler, evde uzun süre kalıp eğlence azgınlığı yaşayanlar. Allah aşkına yapmayın etmeyin. Lütfen şu kurallara aşılama bitinceye kadar tam uyun da hepimiz huzura erelim. Aksi halde ‘Zor dostum zor’ şarkısını söylemeye devam ederiz.

KULAKLARIN ÇINLAMADI MI?

Yahu birkaç gündür ben dahil bir çok meslektaşım şu SİVRİSİNEK illetini yaza yaza bitiremedik. Sivrisinek vızıltısı bizim vızıltımıza bastırdı. Hatta sosyal medyada saydıran saydırana. Amma hala bu işin ilk muhatabı olanak Büyükşehir Başkanı Muhittin Böcek’ten ses gelmemesi. Hayvanat bizi şişirdikçe biz de Sayın Böcek’in kulaklarını çınlatmaya devam ediyoruz. Gerçi bizim vızıltımız sinek vızıltısından fazla amma!

Yahu sayın Başkan. Allah aşkına şu işe bir el at. Tüm Antalyalı muzdarip bu konudan. Tamam pandemi var diye larva dönemi unutuldu ama hiç değilse üniversitedeki bilim adamlarından destek alın ve bu konuyu çözüme kavuşturun. Yoksa kulaklarınız daha çok çınlatılır. Benden söylemesi.