Daha öncede yazdım şimdide tekrarlıyorum; “Ben SİYASETİ sevmiyorum” NOKTA! Çünkü ülkemizde siyasetin CILKI çıkarıldı. KARANLIK ve SIRLARLA dolu bir ortama sürüklendi.

Siyasetin KARANLIK TARAFI ülkedeki tüm siyasetçileri ilgilendiriyor. Öyle tek taraflı İKTİDARI suçlamakla olmuyor. Herkes kendine göre bir şeyler yapıyor. Ama ortaya çıkan tablo ocaktan çıkan KURU BİR İS KARASI gibi.

TÜRKİYE gerçekten zor bir dönemden geçiyor. 100 yılın seçimi nedeniyle her daim önemli bir ülke olan Türkiye’ye uluslararası SALDIRILARLA, içimizdeki iş birlikçilerin saldırıları artmış durumda.

Kimin kime hangi CEPHEDEN saldıracağı veya saldırdığı belli değil. Ancak 14 MAYIS öncesi başlayan ve giderek dozunu artıran KİRLİ SİYASET maalesef kirli yüzü ile gün yüzüne çıkmış durumda.

Her ne kadar is karasına bürünse de gündüz feneri gibi APAÇIK ortada. Bir tarafta binlerce insanımızın ve şehitlerimizin katillerinin kendi emelleri uğruna yaptığı pazarlık.

Diğer yandan ülkeyi bir dönem karanlığa sürüklemek amacıyla DARBE girişiminde bulunan FETÖ ve artıkları. Her ne kadar inkar etseler de siyasetin karanlık yüzündeki is karası olarak günyüzüne çıkmış durumda.

Hiçbirinin kendi menfaatinden başka ne senin ne benim ne de CENNET VATANIMI düşündükleri falan yok. Bunun aksini İSPAT eden varsa beri gelsin.

Bakın size bir örnek vereceğim. 8 Mayıs 2023’te CHP Genel Başkan Yardımcı ve Sözcüsü FAİK ÖZTRAK, Erzurum'da meydana gelen olaylarla ilgili açıklama yapıyor.

Öztrak açıklamasında, “Biz tam da bunu DEĞİŞTİRMEK için geliyoruz. Oy için vatandaşı vatandaşa karşı kışkırtan, ülkeyi karıştırmaktan, küçücük çocukları yaralamaktan, ağlatmaktan çekinmeyen bu KARANLIK SİYASETE son vermek için geliyoruz” demişti.

Hani hatırlamayanlar için bir kez daha tam cümle olarak yazdım. Beyefendi “KARANLIK SİYASETE” son vermek için iktidara talip olduklarını anlatmaya çalışmış. Tabi yersen!

Tabi bu açıklamanın üzerinden epey bir zaman geçti. Hafıza-i beşeriz. Belki unutanlarımız vardır. Balık hafızalı bir milletiz ya! O gün o saldırıyı kim yapmıştı? FETÖ artığı bir istihbaratçı!

Neyse geçmişi geçmişte bırakıp bugüne bakalım. Bakalım bakmasına da bugün yaşananlar yani dün ve öncesi pek de İÇ AÇICI değil. Tam bir karanlık siyasetin yansıması.

Mahalle baskısının dik alasının yaşandığı bir seçim süreci. Bu süreçte MASAYI terk edene olmadık HAKARETLER ettiler, yetmedi kendisine oy verdiler diye DEPREMZEDELERİ aşağılamak. Bu en hafif deyimi.

Sonra? Ooooo biz de biter mi ADRENALİN dolu siyaset ortamı? Bitmez vallahi. WESTERN filmleri bile bizim KARANLIK SİYASETİN yanında heyecanını kaybeder. Yaşanılanları film yap vallahi de billahi de GİŞE REKORLARI kırar.

Lafı bırakıp sadede geleyim. Yani karanlık siyasete. SİNAN OĞAN’ın Cumhur İttifakı’nı destekleyeceğini açıklamasından sonra yaşananları yani MAHALLE BASKISI ve LİNÇ KÜLTÜRÜNÜ dün yazmıştım.

Oğan’ın destekleme karşılığı bir ULUFE aldığını veya vaat aldığını duyanınız oldu mu? Ben görmedim ve duymadım. Ama Zafer Partisi Genel Başkanı ÜMİT ÖZDAĞ’ın Millet İttifakı’nı desteklemek için neler istediğini ve karşılığında verilen sözleri?

Çok uzatmayayım. Haberlerde izlediniz, gazeteler, internet siteleri ve sosyal medya yazdı çizdi. Bir sürü İDDİA var. Gerçek olmasa o mutabakat metni imzalanmazdı sanırım.

Bunun kanıtı ise destek açıklamasının ardından PKK yanlısı YSP ve HDP kanadından büyük bir tepki geldi. Neredeyse KANDİL desteğini çekecek. Bu aşamada biraz zor. Çekemezler. Birbirlerine GÖBEKTEN bağlanmışlar. Bakmayın siz o montaj mevzularına.

Geldiğimiz noktada siyasetin kirli ve karanlık yüzünü gördünüz mü? Görmedim diyorsanız şaşarım. Onca pazarlığın yaşandığı bir günde hem de KİRLİ ve KARANLIK siyaset gün yüzüne çıkıp sobelenmişken.

Umarım 28 Mayıs’ta cennet vatanımız karanlık bir siyaset uğruna feda edilmez. Karanlık siyaset kendi karanlığında kaybolur. Yüzünde is karası olan siyasetçiler ise geciken bahar yağmurunda temizlenir nur pak olur.